Gençler gerçekten ne istiyor?
Türkiye’nin en çok konuşulan ama en az dinlenen kesimi: Gençler. Her seçim döneminde vitrine konulan, her sosyal politikada hedef kitle olarak sunulan ama çoğu zaman ne düşündüğü, ne hissettiği, neye ihtiyaç duyduğu gerçekten merak edilmeyen bir kuşak. Peki gençler gerçekten ne istiyor?
Sosyal medyada birkaç paylaşım, sokak röportajlarında birkaç dakika, üniversite sıralarında sessiz çığlıklar… Gençlerin isteği aslında çok basit: Anlaşılmak.
Her şeyin çok hızlı değiştiği bir çağda yaşıyoruz. Teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişiyor, iş dünyası eski kalıpları yıkıyor, ilişkiler farklı biçimlere evriliyor. Gençler, bu değişimin tam ortasında, çoğu zaman rehbersiz ilerlemek zorunda kalıyor. Hayatın onlardan ne beklediğini biliyorlar ama toplumun onlara ne sunduğundan emin değiller.
Gençler, özgürlük istiyor ama başıboşluk değil. Adalet istiyor ama sadece mahkeme salonlarında değil, hayatın her alanında. İfade özgürlüğü istiyor ama yalnızca ekran başında değil, sokakta, kampüste, işyerinde. Umut istiyorlar ama boş vaatlerle değil, gerçek politikalarla beslenen bir gelecek umudu.
Eğitim sisteminin sürekli değiştiği, liyakatin değil tanıdığın kişinin önemli olduğu, alın terinin değersizleştiği bir düzende “çalışın, gayret edin” sözleri havada kalıyor. Gençlerin çoğu artık geleceğini yurt dışında arıyor. “Bu ülkede bir gelecek göremiyorum” diyenlerin sayısı az değil. Bu bir tercih değil, bir kaçış.
Ama hâlâ umutlu olanlar da var. Bu topraklara inanan, değiştirmek isteyen, mücadeleye hazır binlerce genç var. Onlara alan açmak gerek. Sadece “gençlik kolları” diyerek değil, gerçekten söz hakkı vererek, karar mekanizmalarına dahil ederek…
Gençler aslında ne istiyor, biliyor musunuz? Samimiyet, adalet, özgürlük, gelecek.
Belki çok şey istemiyorlar; sadece hak ettiklerini talep ediyorlar. Onları gerçekten dinlemeye başladığınız gün, ülke de geleceğine daha güvenle bakacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.