Başörtüsü yasağı nedeniyle 2 kez liseden atıldı, 10 yıl sonra üniversiteye girebildi

28 Şubat sürecinde imam hatip lisesinde okuyan ve başörtüsü yasaklarıyla karşılaşan İlknur Daşdelen, "9 kez üniversite sınavından çıkartıldım, yasakların kalkmasıyla 10 yıl sonra üniversiteye girebildim." dedi.

Başörtüsü yasağı nedeniyle 2 kez liseden atıldı, 10 yıl sonra üniversiteye girebildi
Yayınlanma:
Güncelleme:

28 Şubat Postmodern darbe sürecinde imam hatip lisesine giderken başörtüsü yasağı nedeniyle 2 kez okuldan atılan İlknur Daşdelen, aynı sebeple 9 kez üniversite sınavından çıkartıldığını, yasakların kalkmasıyla 10 yıl sonra üniversiteye girebildiğini söyledi.

28 Şubat sürecinde Güngören İmam Hatip Lisesi'ne giden İlknur Daşdelen, o dönem yaşadıklarını ve sonrasını AA muhabirine anlattı.

Dağdelen, o süreçte lise 2'nci sınıfa gittiğini belirterek, ilk olarak Milli Güvenlik derslerine rütbeli askerlerin girerek, o derste başlarını açmaları gerektiğinin kendilerine söylendiğini, ardından bütün derslerde başörtülerini çıkarmaları için kendilerine baskı yapıldığını, buna uymayanların derslere alınmadığını söyledi.

Daşdelen, "Erkek arkadaşlar da dahil olmak üzere sınıfı boşalttık. İnançlarımız doğrultusunda başörtüsü taktığımızı söyledik. Ancak derse giren rütbeli asker bize bunun inançlarımız doğrultusunda olmadığını, Kur'an-ı Kerim'de böyle bir ayet olmadığını, bizim bilinçlerimizin yıkandığını söyledi. Önce Milli Güvenlik derslerinde başımız açılması istendi, sonra peyderpey diğer derslere de sıçradı ve Kur'an-ı Kerim dersinde de başımız açık şekilde derse girmemiz istendi. Biz bunu kabul etmedik. Bunun üzerine polisler geldi, okulumuza almadılar. Günlerce, haftalarca, aylarca kar kış demeden içeriye girmek için kapıda bekledik." ifadelerini kullandı.

Lise 2'nci sınıfın ikinci döneminde idareye itaatsizlik ve derse başörtüsüyle girme ısrarından dolayı kendisine önce kınama ve uzaklaştırma verildiğini kaydeden Daşdelen, ardından tasdikname ile okuldan atıldıklarını belirtti.

Uzun uğraşlar sonucunda Eyüp İmam Hatip Lisesi'ne kaydolduğunu dile getiren Daşdelen, burada 2 ay okula gittiklerini ardından tekrar baskılarla karşılaştıklarını ifade etti.

"Okulun demir kapılarını kapatıp bizi içeriye almadılar"

Daşdelen o günleri şöyle anlattı:

"Bir gün okula gittiğimizde okulun etrafındaki binaların çatılarında keskin nişancılar olduğunu gördük. Öğrenci sayısından daha fazla polis vardı okulun önünde. Tabi hiç üzerimize alınmıyoruz, bizim için gelmiş olamazlardı, 'Herhalde okulun yakınlarında bir terör eylemi oldu, onun için geldiler' diye düşündük. Okula yaklaştık ancak önümüze çıkıp okula giremeyeceğimizi söylediler. Çaresiziz ne yapacağımızı bilemiyoruz. 15 yaşındayız o zaman. Hiçbir zararımız yok kimseye. Okulun demir kapılarını kapatıp bizi içeriye almadılar. İlk zamanlarda kimse başını açıp içeriye girmedi. Bu bir kimlik mücadelesiydi. Aylarca okulun önünde bütün öğrenciler kapının önünde mücadele ettik. Her gün polis nezaretinde biz içeriye girmek istiyorduk onlar tartaklayarak geri göndermek istiyorlardı."

15 yaşında bir öğrenci olarak haksızlıklara karşı mücadele verdiğini söyleyen Daşdelen, o günlere dair unutamadığı bir anısını şöyle aktardı:

"Yasağın ilk geldiği gün kapının önünde içeriye girmek istiyoruz ve kapının önünde 'Biz militan değiliz, elimizde silah yok, sadece okula girip okulumuzdan mezun olmak istiyoruz' diyorduk. Bunları anlatırsak belki acırlar bizi içeri alırlar diye düşündük. Bir grup arkadaşla sözcü olarak seçildik ve polisle konuşacaktık. Sözcü olan arkadaşım ağlamaya başladı. Dedi ki 'Başlarındaki polis benim ablam' dedi. Öyle kötü bir andı ki. Polis ağlıyor biz de alıyorduk. Sonra o arkadaşım ablası mesleğinden olmasın diye saçını kazıtarak derslere girmeye başladı."

Okula girmek için yaptıkları eylem sonucunda 3 kere gözaltına alındığını belirten Daşdelen, ümidini kaybetmeden okula girmek için mücadele verdiğini kaydetti.

Eyüp Anadolu İmam Hatip Lisesi'ndeyken başörtüsü yasağının devam ettiği derslere giremediklerini, devamsızlık hakları dolduğu için yine okuldan atıldıklarını söyleyen Daşdelen, İstanbul'da hiçbir okula kayıt yaptıramadıklarını, Manisa'daki Demirci İmam Hatip Lisesi'nde boşluk bulduklarını ve 3 ay orada okuyarak mezun olduğunu ifade etti.

"Polis zoruyla sınavdan çıkarıldım"

Daşdelen, liseden mezun olduktan sonra üniversiteye girmek için de uzun uğraşlar verdiğini dile getirdi.

Üniversite sınavına girdiğini ancak başörtüsü taktığı için sınıftan çıkarıldığını aktaran Daşdelen, "Üniversite sınavında ya başımı açmam gerektiği ya da sınavdan çıkmam gerektiği söylendi. Polis zoruyla sınavdan çıkarıldım. Ondan sonra her sene istisnasız müracaatlarımı yeniledim. Kimi zaman başörtülü fotoğrafımdan dolayı müracaatımı kabul edilmedi. 10 sene sonra başörtülü bir şekilde sınava kabul edildim ve tam 10 sene sonra üniversiteye adım atabildim." dedi.

Okula girmek için mücadele ettiği dönemde polis tarafından gözaltına alındığını belirten Daşdelen, "Bunca genç kızın, bunca vatanını, milletini seven öğrencilerin hayatını mahvetmeye değdi mi?" değerlendirmesini yaptı.

Daşdelen, sözlerini şöyle tamamladı:

"Okul birincisi olan, ana dili gibi İngilizce konuşan arkadaşlarımız vardı, onlar şimdi evlerinde. Kimimiz doktor, kimimiz mühendis, kimimiz öğretmen olmak istiyordu. Ama maalesef 28 Şubat mağdurları o dönem yaşadıkları bu zulümden dolayı, eğitim hakları ellerinden alındığı için evlerinde izbe köşelerde kaldı."

Başörtüsü yasağının kalkmasıyla art arda iki üniversite okuyan Daşdelen, mesleğini anaokulu müdürü olarak sürdürüyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.