Çocuğunuz kaygılı bir yapıya sahipse ve bu duyguyu yoğun bir şekilde yaşıyorsa, kaygı durumlarıyla karşılaştığı zamanlarda ebeveynler olarak sakinliğinizi ve pozitifliğinizi korumanızın ciddi önemi vardır. Peki bunu nasıl sağlayabilirsiniz?
Çocuklar kendilerini aşırı derecede kaygılı hissettiklerinde, ebeveynlik becerileri gelişmiş, iyi ebeveynlik yaptığını düşündüğümüz anne babalar bile, çocukların duygularını hafifletmek, onları duygusal olarak anlamak adına olumlu olduğunu düşündükleri bazı kelimeler ya da cümleler sarf ederler. Ancak bu kelime ya da cümleler kimi zaman çocuğunuzun daha da endişelenmesine yol açabiliyor.
Çocuğun kaygılarıyla baş etmesini gözlemlemek ve izlemek çok zor gibi görünebilir, fakat ebeveynler olarak amacınız, çocuğun hayatında yer alan ve gelişen tüm endişeleri ortadan kaldırmaya çalışmak değil, bunun yerine yaşamında karşılaşabileceği endişe verici olayları tolere edebilmesini ve bunlar ile baş edebilmesini öğrenmesi için ona yardımcı olmaya çalışmak ve bunun içinde kaygılanmasına neden olan olayları anlamaya çalışmak olmalıdır.
Ebeveynler olarak kaygı verici olaylar karşısında sakinliğinizi ve pozitif duruşunuzu korumanız olmazsa olmaz ilk kuraldır diyebiliriz. Çünkü siz bu sakinlik ve pozitifliğinizi koruyabildiğiniz sürece, çocuklarınız da karşılaştıkları endişe verici olaylar karşısında sizin nasıl bir tepki verdiğinizi gözlemler ve sizden bazı ip uçları alıp kendi hayatlarında bunları ilerleyen zamanlarda kullanmaya çalışırlar. Yani onlara ne söylediğiniz değil, olaylar karşısında nasıl tepki verdiğinizin, yani davranışlarınızın önemi büyüktür. Bunun sonucunda çocuk ya endişeleriyle başa çıkmayı ve olumlu tepkiler göstermeyi başarabilen bir birey olarak büyür ya da hayatında onu sürekli kaygılandıracak olaylar silsilesi ile karşı karşıya kalır ve birilerinden yardım istemek durumunda kalır. Onun aynası olduğunuzu aklınızdan çıkarmayın.