Hava sıcaklığını, mevsim AŞK’ı gösteriyorken çok ciddi konulara girmeden güzel bir pazar günü geçirelim…
Bedeninizde, ruhunuzda bir kıpırdanma hissediyorsanız hala umudunuz var yaşamdan, yaşamaktan ve bu umutla güzel uyandığınız bir günden, daha iyisi; o günün tamamını güzel kılabilmektir. Bunu yapmanın en basit yolu da gülümsemektir… tanıdığınız tanımadığınız herkese… duyar gibiyim “hocam, tanımadığım kadın ya da erkeğe gülümseteceksin beni, sonra al başına belayı”… işte tam da bu konu… inadına gülümseyeceksin, gülümseyeceksin ki gülümsemenin bir sadaka olduğunu diğer müslüman kardeşine hatırlatacaksın.
Sokakta, AVM de, parkta, spor yaparken… etrafımda hayatından memnun olmayan, dünya yıkılmış da altında kalmış insanlar görmekten; ulaşabildiğim herkesin yüzüne bir tebessüm kondurma çabasından itiraf ediyorum artık ben de yoruldum… Hayatınızda ki olumsuzluklara odaklanıp, eşinizden çocuğunuzdan evinizden işinizden ve hatta artık kendinden bile uzaklaşmış insanlar olduk farkında mısınız? Oysa ki, her yeni bir güne uyanabilmek bile bir şükür bir mutluluk sebebi…
İşte bir pazar günü reçetesi... para vermeden alabileceğiniz ve verebileceğiniz en kolay en ucuz ancak bir o kadar da etkin bir antidepresandır gülmek, gülümsemek... stres hormonlarının çalışmasını yavaşlatırken, endorfin yani mutluluk hormonun artmasına neden oluyor. Bunlar da enerjiye dönüşüyor… bu enerji ile kötü düşüncelerden olumsuzluklardan uzak duruyorsunuz. Ayrıca enerjisi yüksek insanlara karşı olumlu duygular düşünceler besleniyor.
Peki, bu kadar çok faydası olan ve bedava olan şeyden neden uzak duruyoruz. Bana göre bedava gibi görünen ancak değeri pahayla ölçülemeyen gülümseme gibi daha birçok şeyin öneminin bilinçli bir şekilde yok edilme çabasının sonucudur ve kazanan kapitalist sistemdir… mutsuzsunuz ve sistem sizi çözüm için bilinçaltınıza gönderdiği subliminal mesajlarla; AVM ye, ilaca, gereğinden fazla yemek yemeğe yani tüketime ve yalnızlaşmaya dayalı hedeflere yönlendiriyor. İlk etapta kolay bir çözüm gibi gelse de uzun vadede bunun kalıcı bir çözüm olmadığını gördüğünüzde; artık yüzünüze yapışmış kalmış bir mutsuzluk ifadesiyle yaşamda yol alma çabası içerisine giriyorsunuz.
İşte siz tam o mutsuzluğun içine girdiğinizde, size tebessüm ederek; günaydın diyerek uyandıran bir eşin varlığı, iyi akşamlar diyen bir komşunun varlığı, yemek yerken duyduğunuz bir afiyet olsun, sinemada yanınıza oturan birinden iyi seyirler duymak ya da sadece bir tebessümünü esirgememiş olması emin olun iyi hissettirecektir.
Hadi bugünden itibaren aklınıza geldikçe, yüzünüzde insanların anlamlandırmadığı o gülümsemeyi takının. Göreceksiniz ki insanlar da belirli bir süre sonra size gülümsemeye başlayacaklar çünkü mutluluk ve iyilik bulaşıcıdır… bulaştırın gitsin…
Sevgiyle kalın…