2001 yılında Adana'da bir lisede görev yaparken okulum beni, -içeriğini bilmediğim- bir konferansa gitmem için görevlendirdi. Konferansı dinledim. Konferans Köy Enstitülerinin açılışının 60. yıl dönümü üzerine deruhte edilmişti.
Zorunlu olarak dinlediğim konferans esnasında kendi kendime, "Acaba bu okullar yeniden mi açıldı" diye sordum. Biliyorsunuz, bu okullar 1940 yılında açılmış, 1954 yılında da kapatılmıştı. Garibime giden kapatılan okulların açılış yıldönümü niçin kutlanırdı? Nihayet anladım 14 yıl sonra olsa da.
İş dönüşü sanal aleme bir göz attım. 10 Aralık İnsan Hakları günü münasebetiyle yayınlanan mesajlar, yapılan basın açıklamaları dikkatimi çekti. Bu haber kapatılan Köy Enstitülerinin 61. yıl kuruluş yıldönümüne ne kadar benziyordu. Biz doğuştan gelen, en doğal insanî hak olan yaşama hakkımızı çoktan kaybetmiştik. Dünya 5 büyüğün elinde maymuna dönmüş bir durumda. Aklıselim biri, "Dünya 5'den büyük" derken 5'li çete, "Hayır, 5 dünyadan büyüktür" diyerek dünyayı kana bulamaya devam ediyor. Sayelerinde iki dünya savaşı görmüş dünyaya 3.’sünü armağan etmek için uğraşıyorlar. Hiçbir gün geçmiyor ki Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın kahir ekseriyetinde kan akmamış olsun. Kabil'in bireysel katli, toplumsal katliama dönüştü. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen sessiz güdümlü ülkelerin bakışları arasında. Ne kadar da alıştık teröre, katliama, canlı bombaya, bombalamaya, savaşa, ölüme, öldürmeye. Kim, kimi, niçin öldürdüğünü bilmeden taşeronlar, ekmeğine yağ sürüyor "5 büyüktür" diyenlerin.
Bir tarafta hayata merhaba diyenler, diğer tarafta hayata elveda diyenler... O kadar alıştık ki kana. Olmadığı zaman şaşıracağız nereye gidiyor bu dünya diye. Tek kişi kalmış bu canavar kansız yaşayamaz. Yaşaması, gelişmesi kana bağlı. Çünkü vampirler başka türlü yaşayamaz.
Medeni görünümlü bu insan müsveddesi devletleri görünce Cahiliye Dönemi Araplarına sevgim arttı. Onlar daha medeniymiş. Çünkü onlar yılda haram kabul ettikleri 4 ayda hiç olmazsa savaşmazlarmış. Hatta Mekke'ye dışarıdan gelen insanların mal ve can emniyetini korumak için Peygamber Efendimizin de imza koyduğu “Hılf'ul Füdul Anlaşması” adını verdikleri Erdemliler Hareketi denilen bir anlaşmayı bile hayata geçirmişlerdi. Bugün ise bir yıl, 12 ay, 365 gün, 6 saat kan akmaya devam ediyor. Bu medeni, çağdaş görünümlü vampirler olsa olsa Kabil’in nesli olurlar. Ve ardından gittikleri Şeytan’a bile şapka çıkarttırırlar.
Dünyaya yön veren güç dengeleri! Gelin ilan ettiğiniz göstermelik insan hakları gününüzde bari kan akıtmayın ki samimiyetiniz test edilsin. İnsanlar hiç olmazsa bir günü rahat ve ferah bir şekilde geçirebilsinler. Bunu da çok görmeyin bu hemcinslerinize.
İnsanlığımız utandı artık insanlığınızdan.
Dünya devletleri 5 daimi üyenin dışında barış merkezli yeni bir oluşuma gitmeden, hep beraber bu 5'e karşı çıkmadan bu dünyaya uyku haramdır.
Kan ve gözyaşının olmadığı, anaların ağlamadığı, insanların huzur ve barış ortamında doğuştan gelen yaşama haklarını kullanacakları nice yıllara...
Günse eğer doğuştan gelen gününüz hayırlı olsun...