Kaç aydır ürünlerin etiketinin değişmediği, aynı ürünü her gidişimizde aynı fiyattan aldığımız hepimizin malumu. Fiyatlar yüksek olsa da sevindiriciydi bu. Çünkü fiyatlara bir istikrar gelmişti.
Mayıs enflasyonu ile yıllık bazda enflasyonun zirvesini gördüğümüzü, haziran ayından itibaren enflasyonda gözle görülür bir düşüşün olacağını Hazine ve Maliye Bakanı tarafından açıklandı.
Bu demektir ki bundan sonra fiyatlar düşmese de yerinde sayacak, ürünlere yeni zam gelmeyecekti. En azından ben böyle düşünmüştüm. Fakat benim evdeki hesap tutmadı. Çünkü,
Enflasyonun düşüşe geçeceği günler eli kulağında iken Konya'da;
Bayram öncesi dolmuş indi-bindi ücretlerinin mesafesine göre 15, 18, 20, 23 lira şeklinde güncellenmesi,
200 gramı 7 lira olan ekmeğin 9 lira yapılması,
Bayram sonrası esnaf çay ocaklarındaki çayların 10 lira olması,
Bana manidar geldi. Çünkü o kadar yüksek enflasyonda dolmuş, ekmek ve çay kurtardı ise enflasyon inince hayli hayli kurtarırdı.
Bildiğim kadarıyla döviz-TL paritesi nicedir yerinde saydığı gibi zaman zaman TL lehine düşüş görüldü.
Akaryakıt ürünlerine de öyle kallavi zamlar gelmedi. Hatta zaman zaman düşüşler oldu.
Buğdayın zaten hasat zamanı.
Marketlerde bir kilo çayın fiyatı 140-150 lira civarında.
Anlatmak istediğim dövizden kaynaklı girdi maliyetlerinde bir artış yok. Üretimde sıkıntı yok. Anormal zamlar yok iken bu üç temel ihtiyaç maddelerinde tüketici aleyhine yeni bir güncelleme yapılması anlaşılır gibi değil. Çünkü toplu taşıma, ekmek ve çay günlük zaruri tüketimlerimiz.
Pek gündem takip etmiyorum. Öyle zannediyorum, bilmediğim bir artış var ki bu ürünlerde zamma ihtiyaç duyuldu.
Haydi dolmuş ve ekmek zammını bir tarafa bırakalım. Belki bunlarda başka girdi maliyetleri olmuş olabilir.
Peki çaya ne diyeceğiz? Daha yakın zamanda esnaf çay ocaklarında çay 5 liradan 8 lira olmuştu. Yeni tarife 10 liranın bir izahı olabilir mi?
Yine çayın bir kilosu aşağı yukarı bir yıldır 150 lira idi. Geldi ise su fiyatlarına bir artış gelebilir. Asgari ücretin fiyatı ocaktan bu yana aynı. Temmuzda da yeni bir güncelleme yok dendiğine göre.
O zaman on lira çayı nereye koyacağız? Bu zammı nasıl izah edeceğiz? Çünkü çay dediğimiz çay ve sudan ibaret. Başka katkı maddesine de ihtiyaç yok.
Bir çay esnafı günlük sattığı 15 çaya, bir kilo çay alabilir. Ki toptan alırsa 150'den de aşağıya alabilir. Ayrıca bir kilo çaydan 300-450 bardak çay çıkıyor ortalama. Yani bir esnaf bir kilo çaydan üç bin-dört bin lira ciro elde ediyor.
Hasılı sebebi hikmetini bilmediğim için bu üç ürüne gelen zammın izahını yapamıyorum vesselam.