Resmi kurumların içerisinde kimsin, necisin, nasıl birisin, dur bakalım, derdin ne, kiminle görüşeceksin denmeden herkesin elini kolunu sallayarak girip çıktığı benim bildiğim bir okullar, bir de hastaneler var. Bunların dışında diğer kurumların çoğunda girişlerde X-Ray cihazı olur. Nedense bu iki kurumda böyle bir tedbire gerek görülmemiş. Belki de bundandır en fazla şiddete maruz kalan, kafası gözü kırılan, gerekirse vurulup öldürülen bu iki kurumdan çıkıyor. Bu iki kurum da olmasa hasta ruhlu insanımız nerede, kimde deşarj olacak? Hasılı bu iki kurum çalışanlarına gelen vuruyor, giden vuruyor. Bu iki meslek grubuna şamar oğlanları dense yeridir. Milli eğitimde çalışan öğretmenleri bir tarafa bırakarak burada doktorları konu edinmek istiyorum.
Tıp Fakültesi Anestezi Bölümü ağrı poliklinikliğine uyuşturucu bağımlısı bir hasta gelir. Doktordan bir ilacı yazdırmak ister. Doktor, ilacın düşük dozda olanını yazabilirim deyince yazarsın, yazmazsın tartışması üzerine hastamız nerede sakladıysa çıkardığı bıçağı doktorun masasının üzerine bir hışımla atar. Ardından bıçağı eline alarak doktora saplamak için hamle yapar. Doktor yerinden kaçmasa bugün bıçakla yaralanmış, belki de ölmüş bir görev şehidinden bahsediyor olacaktık. Doktorların başına gelen vakayı adiden bir örnek. Daha neler oluyor, ne beterlerini duyuyoruz!
Merak ettiğim bu hasta; evin mutfağında, kurban kesiminde ve kasapların kullandığı bu Sürmene bıçağını hastaneye nasıl soktu? Katlanan bir bıçak olsa eh cebinde getirir diyeceğim. Hasta bu bıçağı ya gazete arasına sarılı bir şekilde elinde getirebilir ya da arka cebine veya gömleğinin içine koyarak getirebilir.
Bu bıçak hastaneye nasıl sokuldu derken benimki de laf. Denemesi bedava! Silah, tabanca ne varsa girebilirsin. Çünkü gittiğim hastane girişlerinde ben X-Ray cihazı görmedim. Hastane girişleri yolgeçen hanı gibi desem yanlış olmaz.. İsteyen istediği şekilde içeriye girebiliyor. Kapılarda olsa olsa silah taşıma ruhsatı olmayan özel güvenlik görebilirsin. Onların da çoğu bir kenarda izleme görevi yapıyor ya da başka amaçlı kullanılıyor. İçeriye yaralayıcı aletiyle beraber giren hasta tipler polikliniklerde istediğini yapabiliyor.
Böyle giderse bir zamanların gözde mesleği olan doktorluğu yapan kalmayacak. Çünkü çalışanların can güvenliği yok. Can güvenliği olmayan, kelle koltukta görev yapan bir hekim kimsenin canını kurtaramaz.
Çözüm ne derseniz? En iyi çözümleri de getirip tedbirler alsak bile bizde bu şiddet anlayışı olduğu müddetçe maalesef başta şiddet olmak üzere yaralama ve öldürme devam eder. Caydırıcı olması bakımından en azından hastaneye yaralayıcı bir aletle girmenin önüne geçmek için girişlere X-Ray cihazı konabilir. Özel güvenlikle nerenin güvenliği sağlanacaksa sağlansın. Hastanelerin giriş kapılarında ve riski yüksek polikliniklerin önünde resmi polislere görev verilebilir.