Ülkemiz bugüne kadar görülmemiş bir ekonomik krizle katlı karşıya. Buna 15 Temmuz’un devamı bir savaş da denebilir. Bir yerde duracak mı? ABD, “Yeter bu kadar” der mi? Sanmam. Herkes “Ne olacak bu paramızın durumu” derken fırsatçı olan ben, bu krizi ganimet bildim. Bu ülkeyi ekonomik krizden olsa olsa ancak ben düzeltirim dedim. Gördüğünüz gibi çıktım meydana. Yeter ki halk beni yetkilendirsin, ya da halkın yetki verdiği kişi yetki versin. Ekonomide sen tek yetkilisin desin. Neyse böyle bir şey yok. Ama yine de ben kendimi tanıtayım. Olmaz olmaz demeyin. Şayet ben olamasam da bakarsınız bakan olan yapacaklarımı uygular. Önemli olan ekonominin düzelmesi değil mi? Ha ben, ha başkası! Neler mi yapacağım? Neler yapmayacağım ki! Cari açığı sıfırlayıp ithalat-ihracat dengesini kuruncaya kadar yapacaklarım:
-Üretmeden tüketilmeyecek,
-Milli ekonomiye geçilecek,
-Bir ürün/mal ülkede varsa ithalata izin verilmeyecek,
-Petrol ürünlerinin ithalatına sınır getirilecek, zorunlu yerlerde kullanılacak,
-Halk toplu taşımaya zorunlu teşvik edilecek, “Ben toplu taşımaya binmem” diyene bisiklete binmesi önerilecek ya da yürüyerek gidip gelmesi kendisine tavsiye edilecek,
-Makam aracı tahsisi ve makam şoförü uygulaması Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, bakanlar, Genel Kurmay Başkanı, vali, kaymakam, belediye başkanı, emniyet müdürleri vb ile sınırlandırılacak, diğer amirler iş saatleri içerisinde toplantı vb yerlere giderken “Resmi hizmete mahsus” aracını ullanacaktır,
-Başta belediyeler olmak üzere kamuya ait kurumlar yabancı sefir ve misafirler dışında –ramazan dahil- yemek vb organizasyon yapamayacak,
-Belediyelerde sıkı bir mali disiplin uygulanacak, belediyeler masraf gerektiren hiçbir etkinlikte görev almayacak ve sponsor olmayacak, her belediye ayağını yorganına uzatacak şekilde kendi kendine yetecek bir bütçe disiplinine geçecek, “Nereye harcadın” denilecek,
-Siyasi partilere bütçeden verilen paraya son verilecek, ayrıca seçimlerde yardım yapılmayacak,
-Siyasi partilerin miting yapmasının önüne geçilecek, isteyen propagandasını TV’den yapabilecektir,
-Maaşı veya geliri 4 bin liranın üzerindeki kişilerin maaş veya gelirlerinden yüzde beş kesintiye gidilecek. Yapılan kesinti kriz atlatıldıktan sonra kesinti yapanın lehine olacak şekilde geri iade edilecek,
-Devlet veya özel sektör asla dışarıdan kredi/borç alamayacak, bunun yerine parası olan zenginler kar-zarar ortaklığına dayalı olarak devlete borç verecektir,
-Kazanılmış hak çerçevesinde eski görev maaşını aldığı halde herhangi bir yerde istihdam edilmeyen bankamatik memuru denilen devlet memurlarına iş seçeneği sunulacak ya da emeklilikleri istenecek,
-Vekillerin imkanları sadece maaşıyla sınırlandırılacak. Vekiller harcırah, telefon vb giderini kendi cebinden karşılayacaktır,
-Cep telefonu vb teknolojik ürünlerin ithalatına izin verilmeyecek, İletişim için sabit telefonlar yaygınlaştırılacaktır…
Başlangıç aşamasında yapacaklarım şimdilik bu kadar. Eğer icraatlarımın arkasını merak ediyorsanız biraz bekleyeceksiniz. Bu daha benim gülen yüzüm, esas yüzümü göreve geldikten sonra görecek ve eski bakanlar bundan daha iyiydi diyeceksiniz. Aklın yolu birdir. Ben de aynı şekilde düşünüyorum.
Demedi demeyin.