Sizlerle yaklaşık 1 yılı aşkın bir süredir birlikteyiz. Bu süreçte çocuk, aile ve eğitime dair elimizden geldiğince, dilimizin döndüğünce sizlere faydalı olabilecek bilgiler aktarmaya çalıştık. Öyle bir zaman diliminde yaşıyoruz ki, bilgi, yaşam tarzı ve anlayışlar 10’ar yıllık periyotlara bile kalmadan hızla değişiyor. Bizi yetiştiren anne babaların yetiştirdiği gibi, bizler kendi çocuklarımızı yetiştiremiyoruz. Bir zamanlar evlilik süreçlerinde uygulanan örf, adet, geleneklerin birçoğu terkedildi, yerine farklı örf, adet, gelenekler oluştu. Anlayış, düşünce ve yaşam tarzlarında ciddi değişimler oldu. Eşler arasında yaşanan problemlerin bazıları aynı kalırken, birçoğu şekil değiştirdi.
Yaşam tarzı ve kültüründe değişimiyle aile yapıları, eşler arası ilişkiler, çocuk yetiştirme modelleri hızla değişim göstermektedir. Kuşaklar arası kültürel farklılıkların değişimiyle birlikte, yaşanılan durumlarda ne yapılacağı şaşırılmaktadır. Bir taraftan çocukluğunda yaşadıkları, gördükleri, diğer tarafta bugünün şartları arasında aileler sıkışıp kalmaktadır.
Bu durumda kalanlar, problemin çözümünü bazen kitaplarda, bazen internet platformunda, bazen ise profesyonel destekte bulmaktadırlar. Farklı kültürlerden yapılan çevirilerin, yapılan tavsiyelerin, bizim aile yapımıza uymadığı da defalarca görülmektedir. Eskiden problemin çözümünde aile büyükleri, akil insanlar devreye girerdi. Maalesef onların düşüncelerine de eskisi gibi başvurulmuyor. Yeni dönem gençlerin düşünce farklılıklarının yanısıra, akil insanlarında yeni dönem problemleri bilmemesi ve bunlara çözüm üretememesi de eklenebilir.
O zaman bu keşmekeşten ailelerimizi ve çocuklarımızı nasıl koruyacağız. Problemlerimizi nasıl çözümleyeceğiz. Neyi mihenk alacağız, bu soruları yukarıdan aşağıya herkesin sorması gerekmektedir. Aile yapımızı korumak için yol haritamızı belirlemediğimiz müddetçe, birçok problemi yaşamaya devam edeceğiz. Önce bizi biz yapan neydi bunu bulmamız gerekiyor. Kendi kültürel kodlarımızı bulduğumuz andan itibaren bunları aile yapımıza yeniden entegre etmeliyiz. Eğitim sistemimizi buna göre inşa etmeliyiz. Pedagojimizi ve psikolojik altyapımızı buna göre yapılandırmalıyız. İnancımızı, kültürümüzü, değerlerimizi, erdemlerimizi, edeplerimizi, yani kısaca bizi biz yapan herşeyi, Anadolu irfanında aramak ve bulmak zorundayız. Bize yabancı tüm izmlerden ve ekollerden uzaklaşarak, aile yapısını korumak, kadın erkek ilişkilerini doğru zemine oturtmak, çocuk yetiştirme ve eğitiminde kendi ekolomüzü/lerimizi oluşturmamız gerekiyor.
Başta yaptığım girizgahtan bir veda yazısı olduğunu hissetmiş olabilirsiniz. Maalesef birçok alanda koşturmanın getirdiği yoğunluktan dolayı, bu süreçte Anadolu’da Bugün gazetesinde yazdığım, haftalık yazılarıma ara vermek durumunda kaldım. Haftalık yazılarımıza destek veren, başta Anadolu’da Bugün gazetesinin sahibi Ahmet Baydar Bey’e, sorumlu yazı işleri müdürü Erhan Dargeçit Bey’e, Haber Müdürü Ahmet Ünver Bey’e, diğer tüm çalışanlara ve yazılarımızı okuyan değerli okurlarımıza teşekkürü bir borç bilirim. Bu süreçte yazılarımızı takip eden değerli okurlarımızla sosyal medya hesaplarımızda buluşmaya devam edeceğiz. Sürçü lisan eylediysek affola…
Mutlu ve esen kalın…
Özcan Dalgıç
Aile Danışmanı / Çocuk ve Ergen Psikoterapisti