Eş adayımızla tanıştığımızda onunla kuracağımız iletişim çok önemlidir. Eş adayları bu iletişim yaparken birbirlerini tanımak adına net ve şeffaf olmaları gerekir. Kendisini beğendirmek adına olduğundan farklı göstermesi daha sonra onarılmaz yaralar açabilir. Karşımızdaki kişiye daha tanışma aşamasında yalan söylemek veya olduğumuzdan farklı göstermek, güven ilkesinin sarsılmasına sebebiyet verecektir.
Eş adayını tanımak, doğru kişi olup olmadığını anlamak için kafamızdaki soru işaretlerini gidermek için sormamız gereken soruları ayıp olur mu diye düşünmeden ama kırmadan sorabilmek gerekir. Yanlış anlaşılacak durumlarda öncesinde birbirimizi tanımak için nasıl hareket edileceği muhakkak konuşulmalıdır. Aniden sorulacak soruların yanlış anlaşılmaya zemin hazırlayacağı da göz önünde tutulmalıdır. Eşlerin ve ailelerin birbirini tanıma dönemi olan söz ve nişan evreleri bu anlamda iyi değerlendirilmelidir.
Eş adayımızda aradığımız kriterler, özellikler nelerdir? Ona hangi soruları sorarsam, daha iyi tanırım, aşk evliliği mi, mantık evliliği mi, yoksa her ikisinin de harmanlanması mı gerekir sorularını öncelikle kafamızda iyi bir şekilde irdelememiz gerekir. Sorularımızı sormak kadar, cevapları da iyi tahlil etmekte önemlidir. Aldığımız cevapları değerlendirirken aile, mezuniyet, cinsiyet, kültür, şehir hatta mahalle farklılıklarını göz önünde bulundurmak gerekir.
Eş adayımıza neden evlenmek istediğini, evliliğin ne ifade ettiğini, nasıl bir evlilik hayali ve hedefi olduğu sorulabilir. Evlilik sadece bir heves mi, aile baskısı nedeniyle mi evlenmek istiyor sorusunun cevabını iyi anlamak gerekiyor. Evlilik isteği olmayan, yaş ve çevresel faktörler nedeniyle kerhen evlenmek isteyen bir kişi evliliğe adapte olamaz.
Bir diğer önemli soru kendisini anlatmasını istemek lazım. Nasıl bir kişiliğe sahip, mizacını, karakterini anlatması istenebilir. Sabırlı mı, merhametli mi, yoksa öfke nöbetleri olan birisi mi? Aşırı titiz veya aşırı kıskanç mı? Eş adayımızın sorumluluk sahibi mi, yoksa hayat ciddiye almayan bir yapıda mı bunu anlamakta fayda var.
Eş adayımızın hayat öyküsünü bilmekte fayda vardır. Nerede doğmuş, nerede büyümüş, hangi okullara gitmiş, meslek seçimini nasıl yapmış, askere gitmiş gelmiş mi, hayatı kolay mı geçmiş, zor mu bunları öğrenerek hayata bakış açısını anlayabiliriz.
Nasıl bir aile olduklarını, aile bağlarının güçlü mü, zayıf mı olduğunu, eş adayının aile içindeki konumunu detaylı öğrenmek gerekir. Annesiyle bağlı veya bağımlı bir ilişkisi var mı, kardeşleriyle kıskançlık düzeyinde bir çatışmaları var mı bunlar değerlendirilebilir. Anne-babasının sözünü dinleyen bir yapıda mı, yoksa devamlı asilik yapan bir evlat mı?
Evlat yetiştirmeye nasıl baktığı, çocukları sevip sevmediği, iyi bir anne ya da baba olabilir mi? Erkeklerin anne ve kız kardeşine, kadınların baba ve erkek kardeşine karşı davranış şekilleri bu konuda ipuçları verebilir.
Evlenmeden önce flörtleri olmuş mu, gece hayatı olmuş mu, hala aklı o ortamlarda mı, arkadaşlarıyla, dostlarıyla olan durumları nasıl bunları sormak, soruşturmak gerekebilir.
Sorularımızın devamını bir sonraki yazımızda devam ettireceğiz. Esasen gençler evlilik aşamasında bu soruların cevaplarını yüzeysel olarak sormakta ve irdelemekte. Evliliğe yatırım yapmak isteyen gençler bu soruların cevaplarını netleştirmeden evlenmemeli. Evlilik öncesinde, çocukluktan, gençliğe kadar yaşanan her şey evliliğe yük olabilir. Gerekirse işin ehemmiyetine istinaden evlilik öncesi bir uzmandan destek alınabilir. Bu soruların cevapları birlikte değerlendirilebilir.