Mutfak insanın gerçek aynasıdır

Nihal Şahsenem Akköse

Dostoyevski’nin bir lafı vardır ‘İnsanların birbirini tanıması için en iyi zaman ayrılmalarına en yakın zamandır’ diye. Dostoyevski’nin de dediği gibi ayrılık belirtileri çalmaya başlayınca insanların negatif hareketleri öyle bir patlıyor ki planlar yaparken buluyorlar kendilerini. Aman aman Allah yaşatmasın diyelim. Bunun için onunla 10 dakika konuşmak yeterli midir? Yetersizdir diyenlere soruyorum Onu gerçekten iyi tanıyorum cümlesini kurabilmeniz için sizce ne kadar süre iletişim içinde olmalısınız? Altı ay, 1 yıl, yedi yıl, on yıl, daha az ya da daha fazla. Biraz araştırma sonucunda gördüm ki İsviçre’de bir söz varmış. ‘Bir insanı tanımak için onunla birlikte 70 kilo tuz yemek lazımmış’ diye.70 kilo tuz yemeğe yıllar yıllar harcanacağı gibi bir insanı tanımaya da yıllar mı harcanmalı…

En bilineni büyüklerimizin yıllardır dediği tatildir de bununla da bitmiyor. Bunun yanı sıra aynı evi paylaşan arkadaşlarda olabilir. Ne yiğit erkekler ne yiğit kadınlar gördüm tanıdım aynı evi, köyü paylaşmadan nede sıkı dostlardı. Bir insanı gerçekten tanımak için ona mutfakta ve sofrada bakın. Çünkü mutfak insanın gerçek aynasıdır. Nasıl yediğini, nelerden hoşlandığını gördüğünüzde o kişinin aslında kim olduğunu da anlayacaksınız. Herkesin bir mutfak hikayesi vardır bence. Yemek yapmasını bilmem diyen bununla övünen insanları anlamam mesela ben. Çünkü bilirim ki her insanın içinde gizli bir aşçı bulunur. Yeni bir sevgiliniz var ama huyunu suyunu çözemediniz mi? İşe yeni bir eleman almak istiyorsunuz ama karar veremiyor musunuz? Hiç vakit kaybetmeyin hemen yemeğe davet edin.

Ama ne olursa olsun asla şu cümleyi asla kurmayın? Ve şunu hep aklınızda tutun

TAMAM ARTIK ONU İYİ TANIYORUM…