Günümüzde hemen hemen herkesin bir sosyal medya hesabı var. Bunu kullanıyoruz kullanmaya ama nasıl kullanıyoruz? 21. yüzyıla gelindiğinde doruk noktalara ulaşan sosyal medya uygulama kullanımı her alana sirayet etmiş durumda. Bir de işin hukuk tarafı var…
Giyeceğimiz kıyafetten tutun da yiyeceğimiz yemeğe kadar birçok şeye bu uygulamalar üzerinden karşılaşıyoruz. Sosyal çevremiz bile bu durumdan etkileniyor. Eski arkadaşlarımızı buluyor, yeni kişilerle tanışıyoruz. Bazısı iş arıyor, eşya satıyor. Fırsatlar dakikalar içerisinde elimizin altında oluyor. Hal böyle olunca da insanoğlunun vaktinin büyük bir kısmını sosyal medya platformları alıyor. Bu platformlar düşüncelerimizin ve eleştirilerimizin yuvası haline geldi.
Kurum ve kuruluşlar, siyasiler, başkanlar duyurularını buradan yapıyor ve halk ile iletişimin büyük bir kısmı sosyal medyadan yapılıyor. Bakıyorsunuz; bir takım haberler sosyal medyanın gündemi haline geliyor. Bir zanlı davada serbest kalıyor, sosyal medyada gündem oluyor. Bir siyasetçi bir başka siyasetçiye yorum yapıyor, polemik çıkıyor ve sosyal medyada gündem oluyor. Tepkiler dile getiriliyor getirilmesine ama bir taraftan da zaman zaman hukukun çiğnendiğini görebiliyoruz.
Bir düşünün; mesela sosyal medyada paylaşılan bir kadına yönelik şiddet haberinde, ‘şiddet uygulayan şahsın serbest kaldığı’ yönündeki içerikler bunu okuyan insanlar üzerinde ‘ben de yaparım, cezası yok nasıl olsa’ gibi bir etki bırakabilir. Bu da kadına yönelik şiddetin artmasına sebebiyet verebilir. Halbuki kadına yönelik şiddetin hukukta bir karşılığı var mı? Var. Bu bir suç. Cezası da var. Ama oluşan algı, ‘yok’ yönünde…
Öte yandan sosyal medyada doğruluğu tespit edilmeyen, kesin olmayan içerikler ile içeriğe konu olan şahsiyetin linç edilmesi durumunda kişilik hakları ihlal ediliyor. Hukukçu arkadaşlara da sorduk ve onların söylediklerine göre, bu şekilde mağdur edilen ve kişilik hakkı zarara uğrayan kişinin hukuk bakımından maddi ve manevi tazminat hakkı var. Bu hakkın yanı sıra tekzip hakkı da var. Nedir tekzip? Bir şeyin doğru olmadığını açıklamak. Paylaşılan içerik nedeniyle haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişi, tekzip hakkını kullanarak içerik ya da yer sağlayıcısına ulaşarak, içeriğin kaldırılmasını ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabı bir hafta süreyle internet ortamında yayımlamasını isteyebilir. Bundan eğer bir sonuç alınamaz ise; dava yoluna giderek, alınacak mahkeme kararı sonrası içerik yayından kaldırılabilir ve içerik paylaşan sorumlu kişi hakkında hukuki işlem yapılabilir ve meydana gelen maddi veya manevi zarara göre tazminat talebinde bulunulabilir.
Dolayısıyla yazılana, çizilene dikkat edin. Her yazılana inanmayın. Sosyal medya gibi bir ‘nimeti’ amacına uygun kullanın.
Sağlıcakla kalın…