2016 yılına girdik ve ilk ayının yarısını geçtik bile.
Yani öyle “vay efendim zaman ne kadar hızlı geçiyor” gibi beylik laflar etmek istemiyorum ama senenin ilk ayının yarısı göz açıp kapayana kadar geçti gitti bile… Ve bu hafta sonu 2015-2016 Eğitim Öğretim Yılının ilk sömestr tatiline de giriyoruz.
Ve artık bugün 18 Ocak…
Mesela, “X ışınları cihazı”nın ilk kez 18 Ocak 1896’da New York’ta tanıtıldığını biliyor musunuz?
18 ocak tarihinde o kadar çok şeyler olmuş ki, geçmişi kısaca bir hatırlayınca söylemesek bile zamanın ne kadar hızlı akıp gittiğini görebiliyoruz.
Çırağan Sarayı yangınını sanırım birçoğunuz duymuştur. 105 yıl önce 1910 yılında gerçekleşmiş.
Mesela Troçki’nin Sovyetleri Birliği’nden sınır dışı edilmesi de 86 yıl önce bugün gerçekleştirilmişti.
Trak yolcu vapurunun Çanakkale’den Bandırma’ya giderken batışı sonrasında 24 kişinin ölmesini de belki tarihte duyanlar olmuştur. 1944 yılının 18 Ocak’ında…
1950 yılındaki meclis çalışmalarında Demokrat Parti’nin işçiler için grev istediğini hatırlayanlar da vardır muhakkak.
Ama bu arada 1954 yılında “yabancı sermaye yasası”nı de aynı tarihte meclisten çıkarmışlardı.
Yakın tarihten de herkes hatırlayacaktır. Mehmet Ali Ağca da 5 yıl önce bugün tahliye edilmişti.
Yani bazı tarihleri hatırlasak da bu kadar süre geçmiş olmasını anlamakta oldukça zorlanıyoruz. Ama zaman her nefes alışımızda biraz daha ilerliyor.
Dolayısıyla geçmiş zamanda güzel şeylerin anılmasını istiyorsak, güzel şeyler yapmaya özen göstereceksek bunun başında sanıyorum ülkeyi sevmek gelecektir.
Bir göz açıp kapayınca bakacağız ki 2016’nın da sonuna gelmişiz. Nasıl bugün haftanın başıysa ve göz açıp kapayana dek haftanın sonuna geliyorsak senenin sonuna da göz açıp kapayana kadar geleceğiz.