Geçtiğimiz gün Ankara’dan Konya’ya hızlı tren ile bir yolculuk yapma şansım oldu. Son yıllarda Konya’ya yapılan en güzel ve faydalı hizmetlerden biri olan hızlı treni, Konya’ya kavuşturanlara binlerce teşekkür.
Bundan önce otobüslerle saatler süren meşakkatli yolculuğun ardından Ankara’ya veya dönüşte Konya’ya gelenler, büyük sıkıntı çekmekteydi. Ama şimdi öyle mi. Yaklaşık bir saat 50 dakika içerisinde Ankara’dan binip Konya’ya iniyordunuz.
Konya için büyük bir şans olan hızlı tren bizleri çok mutlu ederken, YHT Gar idarecilerinin de umursamazlığı bir o kadar bizi üzmektedir. Akşam saatlerinde hızlı tren ile Konya’ya inenler, peronun kapalı olması nedeniyle, taksi otoparkına yönlendirilmektedir.
Yorgun bir şekilde hızlı trenden inenler otoparktaki araçların arasından ve karanlıkta mecburi olarak yürümektedir. Adeta bastığı yeri göremeyecek kadar karanlık olan yolda yürümek büyük bir hüner gerektirmektedir. Çocuklu ailelerin ve yaşlıların bu karanlık bölgeden geçerken karşılaştıkları güçlükleri bilmem söylememe gerek var mı?
Bu kadar yararlı ve güzel bir projeyi, kaldırımın üzerine konulacak birkaç lamba ile çöpe atmak doğru mu? YHT Gar yetkilileri insanları zoraki olarak yönelttikleri otopark yolunu aydınlatmaları gerekmektedir. Bu aynı zamanda Konya’nın tanıtımına ve modern bir şehir olmasına katkı sağlar.
Peronlarda yapılan çalışmaların bitmesine kadar buraya çekilecek seyyar bir aydınlatma dahi olsa, bu rahatsızlığı ortadan kaldıracaktır. Bu iş o kadar zor mu?