Yaklaşık 34 gün kalan yerel seçimler, yapılan çalışmalar ve söylemlerde de söylendiği gibi hiçbir seçime benzemeyen bambaşka bir seçim olacak. Siyasi parti genel başkanları ve genel merkezleri çok titiz çalışmalar yapıyor ve aday belirleme kriterlerini olabildiğince yükseltiyor.
24 haziran genel seçimlerinin ardından 31 Mart yerel seçimlerde de partilerin ittifak yapmaları, alışılmışın dışında aday profilleri belirlenmesi ve biri meclis başkanı olmak üzere on dokuz milletvekilinin belediye başkanlığı için aday gösterilmesi seçimin önemini gözler önüne sermektedir.
Siyasi partiler tarafından adeta bir güven oylamasına dönüştürülen 31 Mart yerel seçimlerinde kimi parti liderleri son 17 yılın hesaplaşması gibi görüyorlar, kimi siyasi liderlerde seçim politikalarında önemli değişikliklere imza atıyorlar.
Ankara’da bulunan parti genel merkezlerinde böylesine kritik bir seçim için yeni stratejiler oluşturulurken, bu heyecan ne yazık ki Anadolu’daki şehirlere pek fazla yansımıyor. Bazı partiler genel merkez çalışmalarını bulundukları il veya ilçeye yansıtırken bazı siyasi partilerde de bu çalışmadan eser bulunmamaktadır.
Konya’da da seçimi kazanmasına kesin gözüyle bakılan Ak Parti belediye başkan adayları çalışmalar yaparken, diğer partilerin belediye başkan adayları ise sadece kendi partililerini ziyaretle yetinmektedir.
Zaten oyunun rengi belli olan seçmenleri ziyaret eden bu adaylar, diğer seçmenleri ziyaret ederek onları nasıl kazanırım, onların oylarının rengini nasıl değiştiririm gibi bir çalışmanın içine girmemektedir.
Sadece basın kuruluşlarını ve kendilerine yakın olan esnafları dolaşarak seçim çalışması yaptıklarını sanan bu adaylar, 1 Nisan sabahı nasıl yanıldıklarını göreceklerdir. Seçmen artık eskisi gibi çantada keklik değildir. Seçmen özellikle yerel seçimlerde adayın kişiliğini ve projelerini dikkate almaktadır.
Özellikle aday belirleme sürecinde yaşanan çok ilginç olaylar sonucu siyasi partilerde küskünler ve kırgınlar oluşmuştur. Bunların sandığa nasıl yansıması olacağını kimse bilemez. Bir de ittifaklardan rahatsız olan parti tabanlarının ittifaka oy verip vermeyeceği de şimdilik bilinemez. Kazanmak veya kaybetmek adayların çalışmalarına bağlı bir durumdur. O nedenle seçmene inmek ve kendini anlatmak çok önemlidir.