31 Mart yerel seçimlere yaklaşık doksan gün kala siyaset alanında yoğun çalışmalar devam ediyor. Kimileri belediye başkan adaylığı, kimileri belediye meclis üyeliği, kimileri il daimi encümen üyeliği ve kimileri de muhtarlık için çalışmalar yapmaktadır.
Herkes düşüncesi paralelindeki partiden aday olabilmek için çalışmaktadır. Aday olmak için çalışanların bazılarına baktığınız zaman insan ister istemez kendisine soruyor. Acaba bu insanlar bulunduğu ilçeye hizmet için mi yoksa şöhret için mi aday adayı oluyor diye sormadan edemiyor.
Makam ve mevki peşinde olan bazı kişiler, aday adayı olarak partilerine olan sözde bağlılıklarını ortaya koymuş oluyorlar.Aslında belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği ve il daimi encümen üyeliği görevleri hizmet işidir.
İnsanlar hangi partiden adaylığını koyarsa koysun, yeter ki mevki ve makam düşünmeden aday olmaları gerekmektedir. Daha evini yönetmeyi beceremeyen bazı kişiler koskoca ilçeyi yönetmeye talip olmaktadır. İnsan da ister istemez bu kişilerin sadece makam, mevki ve şöhret için aday adayı olduğunu düşünmektedir.
Maalesef çok kişi sadece yıllardır pasif bir şekilde bir partiye üye olup gitmektedir. Sonrada "Ben filan partide yıllardır hizmet etmekteyim." diyerek Belediye başkanlığına ve Meclis üyeliğine aday adaylığını koymaktadır. Halk için hizmet için ne yapacağını kendisi de bilmemektedir.
Aslında bu makama aday adayı olan kişiler makam ve mevki derdine düşmeden sadece bölgesine ve halka hizmeti şiar edinmelidir.Halkı temsil edecek ve onları yönetecek olan kişilerin makam veya mal kaygısı olmamalıdır.
Önümüzdeki beş yıl süre içerisinde bizim için çalışmalar yapacak olan yerel yöneticilerinin halkın içinden, şöhret hastalığına tutulmamış, vatandaş ile güzel ilişkiler kurabilen ve halkın rahatca konuşabileceği kişilerden seçilmesi gerekmektedir. Yerel yönetim makamları egoların tatmin edileceği yerler değildir.