Hasta yakını tarafından öldürülen,
Dr. Ersin Arslan’ın ölümü üzerinden bir yıl geçti.
Merhum Dr. Arslan’ın meslektaşları,
Sağlıkta şiddete son vermek için,
Dün bütün yurtta bir günlük iş bırakma eylemi yaptı.
Amaçları insan sağlığını korumak olan doktorlar,
Kendilerine karşı artan şiddeti nefretle kınadılar.
Özellikle son yıllarda sağlık çalışanlarına şiddet olaylarının artmasına tepki gösteren doktorlar,
Daha huzurlu bir ortamda çalışmak istediklerini yinelediler.
Türkiye nasıl bu hale geldi, doktorlara bu kadar geniş bir alanda nasıl saldırı oluyor?
Daha önce de böyle tatsız olaylar yaşanıyordu.
Doktor ile hasta ile oturup konuşup, acısına ortak oluyordu.
Şimdi ise her kötü vaka sonunda bir saldırı oluyor.
Bakanlığın doktorlar ile ilgili söylemi ve bakışı bunda etkili mi?
Özellikle hükümet politikalarının doktora olan tavrında önemli değişikler yapılması gerekiyor mu? Bütün bunlar düşünüp değerlendirilmeli.
Genel saldırının altında yatan konu sadece bir hasta sahibinin davranışı olarak görülmemeli.
Hekim arkadaşlarımızın feryadına yöneticilerin kulak vermesi gerekiyor.
Hastayla doktor arasında güven duygusu sarsılarsa çok şey kaybedilir.
Doktorlar şiddet korkusu nedeniyle sağlıklı hizmet verememekte,
Sağlıkta bazı aksamalar olmaktadır.
Hiç istenmeyen bu aksamalar,
Maalesef bazı acı kayıplara da sebep olmaktadır.
"Sağlıkta Dönüşüm Programı, halkı ve doktorları karşı karşıya bıraktı.
Vatandaşın hizmete ulaşmasında birçok engel çıkartıldı.
Hastanenin giriş kapısından başlayıp çıkışa kadar her kademede katkı, katılım payı ve ilave ücret alınıyor.
Para ödenerek hizmet alınıyor.
Hizmetin önündeki engeller, ticarileştirmenin gereği olarak kışkırtmalar ve sağlık çalışanlarını hedef gösteren söylemler olayları bu noktalara getirdi.
Buna acilen bir çözüm yolu bulunmalı,
Başka Dr. Ersin Arslan’lar öldürülmeden,
Sağlık çalışanlarının güvenliği sağlanmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, bir gün size de doktor lazım olabilir.