İçinde bulunduğumuz mübarek Ramazan ayını en iyi şekilde yaşamak ve aile efradımıza yaşatmak için fırsatları değerlendirmeliyiz. Rahmet dalgalarının dalga dalga indiği yeryüzünde anne ve baba olarak çocuklarımıza örnek bir şekilde akrabalara, dostlara, komşulara, saygı ve bağlılık göstermekle onları sohbetlerde severek saygı duyarak hele ki yaşlılıklarında hürmette kusur etmeden ikramlarda bulunarak iftar ve sahur sofralarımızı şenlendirmeliyiz.
Biz büyükler yaptıkları her hareket ile çocuklarımıza bir örnek teşkil ettiğimizi unutmamalıyız. Çocuklarımızın yanında tutabilenler oruçlarını tutmalı, iftar ve sahur sofralarımızı ihtiyaç sahiplerine açmalı, iftar ve sahur sofralarımızı israf sofraları haline getirmemeliyiz. Her iftar sofrasına çağıracağımız dost, akraba ve arkadaşlar ile ne kadar geniş bir aileye sahip olduğumuz, ramazan ayının da birlik ve beraberlik ayı olduğunu yaşayarak göstermeliyiz.
Böyle bir ortamda yetişen çocuklar ailesinin genişliğini ve birbirlerine düşkün olduğunu kavrar ve ailesine güveni artar, kendilerinin de bir gün yaşlanacağını düşünerek benzer ilgiyi izlerler. Onlarda ileride aynı davranış ve tutum içerisinde davranırlar.
Gideceğiniz iftar davetlerine ve akraba ziyaretlerinde çocukları da yanımızda götürmek orada ki akranlarıyla sevgi dolu ve samimi ilişkiler kuracakları bir gerçektir. O zaman çocuklarımızın eğitimini yaşayarak ve yaşatarak öğretmiş oluruz. Tabi birde çocukların vakitlerini bilgisayar ve televizyon karşısında değil de oynayarak ve gezerek sohbetler ederek geçirirler.
Çocuklarımızın geleceğe daha iyi hazırlanması, milli ve manevi değerler ile donatılmış bir şekilde başarılı olmasını istiyorsak, küçük yaşlarda manevi günleri, bu günlerdeki birlik ve dayanışmayı çocuklarımıza göstermeliyiz. Onlarda atalarından aldıkları bu görevi gelecek nesile gururla ve istekle taşımalıdır.