Şehitlerin kanıyla sulanmış ve atalarımızdan bizlere emanet edilen bu güzel vatan toprağı için 15 Temmuz hain darbe girişimin ardından herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor. Ülkenin dört bir tarafında tutulan demokrasi nöbetleri ve yapılan demokrasiye bağlılık mitingleri adeta göz kamaştırıyor.
Ortak konu vatan, millet, devlet ve bayrak olunca Türk milletinin birlikteliğine bütün dost ve düşman şahit oldu. Günlerdir tutulan demokrasi nöbetlerinde yaşananlar, katılanlar ve coşku herkesin göğsünü kabarttı.
Türk halkı siyasi ayrım gözetmeden ve birlik içerisinde sabahlara kadar demokrasi nöbeti tutarak, sabahları da işlerine giderek dünyaya örnek bir vatanseverlik sergiledi. Kararlılık, azim ve coşku ile tutulan demokrasi nöbetleri bir kere daha gösterdi ki, bu millet her zaman bir ve birliktedir.
Geçtiğimiz gün sosyal medyada gördüğüm bir söz çok hoşuma gitti. Bir vatandaşımız sayfasına şunu yazmış. “ İlkokulu Malkoçoğlu ile , ortaokulu Deli Yürek’le, liseyi Kurtlar Vadisi’yle bitiren ve mastırını Diriliş Ertuğrul ile yapan bu yüce millete kimse darbe girişimizde bulunamaz”
Gerçektende özlediğimiz ve hasletini çektiğimiz bir birlik ve beraberliği meydanlarda görmenin mutluluğunu yaşıyoruz milletce. Söz konusu vatan, bayrak, millet ve devlet olunca Türk Milletinin her türlü fedakarlığın yapılabileceği, canını ortaya koyabileceği zaten biliniyordu ama iyice teyit edilmiş oldu.
Cumhurbaşkanımızın cesur yürekliliği, hükümetle birlikte TBMM’nin harekete geçmesi, ihanetin ilk dakikalarında canlarını ortaya koyan insanlarımızla, medyadaki namuslu kimselerin, “darbenin millet tarafından durdurulduğunu dile getirmesi” ve bu çağrılar sonucu vatandaşın harekete geçerek meydanlara inmesi cesur ve korkusuz bir imanın göstergesiydi.
Şehitliğin en mübarek makam olduğuna inanan Türk milleti, mukaddesatına ve özgürlüğüne karşı duracak her terlü terörist ve hain saldırılar karşısında canını vermeye hazırdır. İç ve dış düşmanlara karşı sınırsızca ve koşulsuz olarak mücadele etmeye hazırdır.