Aşkın, hoşgörünün ve tarihin en önemli kentlerinden biri olan Konya’yı elbirliği ve gönül birliği ile geleceğe taşıyacağız. Konyalı olmanın en büyük övüncü hiç şüphe yok ki, şanlı tarihi geçmişi ve bünyesinde barındırdığı manevi şahsiyetlerdir.
Konya tarihi bir markadır. Tarih boyunca bütün din ve mezheplerin mensupları burada huzurla yaşamış. Sille’sinden Glistrasına, Çatalhöyük’ten Zengibarı’na kadar her köşesinde insan sesleri duyulmuştur. Mutfağımız, el sanatlarımız, sanayimiz, ticaretimiz, tarihimiz, esnaflık adabımız ve kültürümüz başlı başına bir markadır.
Dedelerimiz, atalarımız bizlere bu kadar güzel takdirlere layık olan bir miras bırakmışlar. Bizlerde onlara layık olacak ve evlat ve torunlarımıza öyle bir Konya bırakalım ki, onlar da bizim kuşağımızı hatırla yad etsinler.
Konya 2010 yılından önce Türkiye’de en fazla göç alan ilk 5 şehir arasında olmuştur. Türkiye’nin her bölgesinden göç almıştır. Çünkü Konya çalışan, üreten, gelişen bir kenttir. Bu şehir aş ve iş için gelenlere karşı hiçbir önyargı beslememiş. Gelenlerin hiçbiri dışlanmamış. Buna en güzel örnek Suriyeli muhacirlerimizi ağırlayıp, gönül gözüyle kucaklamamızdır.
Türkiye’deki 3 milyon Suriyeliyle hangi şehirde mutlu şekilde yaşayabilirsiniz diye soracak olsak inanıyorum ki bu cevap Konya olacaktır. Çünkü bizde Ensarlık inancıyla misarfirperverlik duygusu var. Bu nedenle resmi rakamlara göre yaklaşık 85 bin Suriyeli Konya’mızda yaşamaktadır.
Yaşayan, yöneten, yönetilen ebeveyn durumundaki Konyalılar olarak geleceğimizin emanetçileri olan göz bebeğimiz gençlerimizi en iyi şekilde yetiştirmek, onları dünyadaki emsalleriyle girecekleri yarışta bir adım önde olacak şekilde donatmak en büyük sorumluluğumuzdur.
Bu kenti geleceğe taşımanın yolu eğitimden geçiyor. Eğitimde atılacak her yeni adım bizleri gelecekte bir adım öne çıkaracaktır. Sanayicisi, esnafı ve bürokratı olarak ihracatımızın gelişmesi için gerekli olan orta ve orta üstü teknolojiye geçebilmek için genç neslimizi çok iyi hazırlamalıyız.
Bizim şehrimiz çalışıyor, üretiyor. Üretmenin önündeki engelleri kötülükle değil güzellikle gideriyor bu engelleri. Sanatta, sporda, kültürde, edebiyatta ve sosyal faaliyetlerde çok daha iyi noktalarda olmamız lazım. Bu değerlere daha fazla önem vermek ve gelişmesi için gayret göstermemiz lazım