KİTAP OKUMAYA ÖDÜL
Bir baba kızına kitap okuma alışkanlığı kazandırabilmek için ödül vermek istemiş ve, "Kızım, eğer sana verdiğim şu kitabı bitirirsen sana 100 lira vereceğim." demiş.
Bu teklif kızın çok hoşuna gitmiş ama kitap okumayla da pek arası yokmuş. O nedenle, "En iyisi ben bu kitabın özetini internetten araştırıp bulayım, onu iyice ezberleyeyim, babam okudun mu diye sorunca da ona özeti anlatırım." diye düşünmüş.
Ve çocuk gitmiş, babasının okuması için verdiği kitabın özetini bulmuş. İki sayfalık bu özeti iyi bir şekilde öğrenmiş. Tabi babası anlamasın diye bir hafta da beklemiş. Bir hafta sonra, "Babacığım ben kitabı okudum, ödülümü verir misin?" diye sormuş.
Babası kızından kitapta geçen konuyu anlatmasını istemiş.
Genç kız güzel bir şekilde konuyu anlatmış. Ardından tekrar ödülünü istemiş babasından. Ama babası hiç beklemediği bir tepki vermiş ve kızına:
"Sen bu kitabı okumamışsın, beni kandırıyorsun. Çünkü eğer okusaydın kitabın içine koyduğum 100 lirayı bulurdun."
””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””
PENCERE
Genç bir çift, yeni bir mahalledeki yeni evlerine tasınmışlar. Sabah kahvaltı yaparlarken,
komsu da çamaşırları asıyormuş. Kadın kocasına
' Bak, çamaşırları yeterince temiz değil, çamaşır yıkamayı bilmiyor,
belki de doğru sabunu kullanmıyor.' demiş.
Kocası ona bakmış, hiçbir şey söylememiş, kahvaltısına devam etmiş.
Kadın, komsusunun çamaşır astığını gördüğü her sabah ayni yorumu yapmaya devam etmiş.
Bir ay kadar sonra, bir sabah, komsusunun
çamaşırlarının tertemiz olduğunu gören kadın çok sasırmış
'Bak' demiş kocasına ' Çamaşır yıkamayı öğrendi sonunda, merak ediyorum,
kim öğretti acaba ?'
'Ben bu sabah biraz erken kalkıp penceremizi sildim'
diye cevap vermiş kocası.
Hayatta da böyle değil midir ?
Başkalarını izlerken gördüklerimiz, baktığımız pencerenin ne kadar temiz olduğuna bağlıdır.
Birini elestirmeden ve hemen yargilamadan once zihin durumumuza bakmak
ve 'iyi' olani gormeye hazir olup olmadigimizi farketmek guzel bir fikir olabilir ...
Pencerelerimizi temiz tutabilmek dileğiyle.