Son günlerde Emniyet'te haklarında 'paralel yapı'dan soruşturma açılan polislerin ihraç dosyasının İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın onayını beklediğiyle ilgili haberler dolaşıyor.
******
Paralel yapı ile ilişkileri olduğu gerekçesiyle idari ve adli soruşturmaya tabi tutulan aralarında üst düzey emniyet müdürlerinin de bulunduğu 2 bin 500 polis için hazırlanan 'ihraç' listesinin İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın masasında olduğu iddia ediliyor.
Değerlendirmenin devam ettiği söylenilen listede
İhraç edilmesi istenenlerin kesinleşmesi halinde gereğinin yapılması için en geç Ekim başlarında Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderileceği ifade ediliyor.
İhraç dosyası listesinde halen görevde bulunan il emniyet müdürü dahil üst düzey polis şefleri, emniyet amirleri, başkomiserler ile yüzlerce karakol polisinin bulunduğu, usulsüzlük yapıldığı tespit edilen değişik tarihlerdeki Polis Akademisi sınavları ile üniversite mezunu polislerin komiser yardımcılığı sınavlarını kazanan yüzlerce emniyetçinin de ismi yer aldığı söyleniyor.
*****
Bunları duyunca, okuyunca sevinsem mi üzülsem mi bilemedim.
‘Keser döner, sap döner. Gün gelir hesap döner’ atasözü geldi aklıma.
2000’li yılların başında etrafımdaki öğrencilerden, onların ana-babalarından
Polislik sınav sorularıyla ilgili o kadar çok şey duyduk ki.
Bazıları kendilerine haksızlık yapıldığı için isyan ederken,
Kimileri de soruları aldıkları için seviniyordu.
O zaman inanmıyordum aslında çok fazla.
‘Olabilir mi?’ diye düşünmüyor da değildim.
Bu son yaşananların ardından ‘Demek ki gerçekmiş’ dedim.
Şimdilerde ise; o zaman aldıkları sorularla polis olanların telefonlara bakamadıklarını duyuyorum.
*****
Şu işe bakın! O günlerde sınav sorularını alamayanlar üzülürken,
Şimdi de soruları alanlar üzülüyor.