Özellikle Zafer Meydanı ve Alaaddin Tepesine biraz soluk almak için çıkanların gördükleri bazı kötü manzaralar insanların tepkisini çekmekte. Güneşi gören kişilerin oturdukları bankların önünde meydana gelen kirlilik hiç de hoş değil.
Kişilerin oturdukları bankların önüne sonradan gelen temizlik görevlilerinin yüzlerini görmeniz gerekir. Ortalığa saçtıkları pislik için, masaların üzerinde bıraktıkları artıkların o kötü görüntüsünden dolayı geçenler kızarken görevlilerde sizin bıraktığınız o berbat şeyleri elleri ile temizlemek zorunda kaldıkları için kızarlar hatta mutsuz olurlar.
Hele banklara oturup çekirdek çıtlatanlar! Yerken müthiş zevkli ama sonrası? Oturulan yerde bırakılan kabuk dağlarını ve çevreye yayılan o kabukları temizleyenler için aynı şeyi söylemek mümkün mü? Ya da o güzelim manzarayı bozan pislik geçenleri nasıl iğrendiriyor gözünüzün önüne geliyor mu?
Bir başka duyarsız kaldığımız konu ise, yayaların tam karşıdan karşıya geçerken arabanın gazına basanların yüzlerindeki o müthiş zevki hiç izlediniz mi? Tabii o an ezilme tehlikesi geçirmiş yayanın yüzündeki mutsuzluğu söylemek istemiyorum bile. İçinden ve yüksek sesle sövmeleri söylemeye dilim varmıyor.
Ya ağaç dallarına var gücü ile asılarak koparan çocuklarına hiç seslerine çıkarmayan anne babalara ne demeli. Çocuğunun çişini daha kötüsü çocuğunun kakasını insanların uzandığı çimlere yaptıranlara ne demeli. Köpeğini gezdirmeye çıkaranların köpek pisliği öbeklerini çim üzerinde veya kaldırımda bırakanları ne yapmalı. Bunlardan daha kötüsü sizin orada olduğunuzu hissedemeyerek koca insanların çişini Alaaddin Tepesinin çimenlerine yapmalarını söylemeğe dilim varmıyor utanıyorum.
Bütün bunların temelinde eğitim yatmaktadır. Eğitim kişinin hayatını toplumsal olarak devam ettirmek için kendisine gerekli bilgileri verir. Tabi bunu da bazıları alır, bazıları da alır gibi yapar. Alır gibi yapanlarda böyle çirkinliklere imza atarlar. Artık kişi olarak kendimizi toplamanın ve çevremize duyarlı olmanın zamanı gelmiştir ve hatta geçmektedir. Bir an önce titreyip kendimize gelmeliyiz.