Özellikle son on yıl içerisinde İslam ülkelerine karşı çok büyük oyunlar oynanmaktadır. Bundan önce savaş meydanlarında yenemedikleri İslam ordularına karşı günümüzde sinsi planlarını hayata geçiren haçlı güçleri, İslam ülkelerini parça parça yaparak yok etmeye çalışmaktadır.
Oyunun başında bulunan ABD, İslam ülkelerini içten içe parçalamak istemektedir. “Arap Baharı” diye bir safsata uydurarak Libya, Tunus, Suriye, Irak ve Mısır’ı parçalayan ve kendilerine yakın kişileri yönetime getiren ABD, şimdide gözünü diğer İslam ülkelerine dikmiş durumda.
Son olarak Suudi Arabistan ve Yemen üzerinde de aynı oyunu oynamaya çalışan ABD, buralarda kendi yetiştirdiği hainlerle amacına ulaşmaya çalışmaktadır. İslam’ın en güçlüsü olan Türkiye’de bu oyuna sokulmak istenmektedir.
15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ Terör Örgütü ( FETÖ/ PDY) tarafından Türkiye’ye, milli iradeye, demokrasiye ve ortak değerlerimize yönelik gerçekleştirilen darbe kalkışması tarih sayfasına ve demokrasi tarihimize kara bir sayfa olarak yerini almıştır... 17-25 darbe girişimlerinde tek başına bırakılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın FETÖ ile mücadelesinde ki haklılığı 15 Temmuz gecesi tüm Dünya’nın gözleri önünde tescillendi.
Türkiye’de ve Dünya’nın bir çok coğrafyasında insanların dini duygularını suiistimal ederek Devlet içinde ‘Devlet’ kuran ABD, İngiltere, İsrail ve Almanya başta olmak üzere Haçlı zihniyetine sahip batılı ülkelerin 1970'li yıllardan beri destek verdiği FETÖ Örgütü, 15 Temmuz akşamı eşi benzeri görülmemiş bir darbe kalkışmasına girmişti. 15 Temmuz akşamı, hain planlarını uygulamaya koyan satılmış mahlukların darbe planı ‘ Minarelerde okunan ezanlar ve Salalarla' eşliğinde ölümü göze alarak sokaklara inen kahraman Milletimizin sayesinde bozuldu.
Mazlum Müslümanların son kalesi ve sığınağı olan Türkiye, sahneye koymak istenen oyunu görerek milletçe büyük bir beraberlik içerisinde bu hainlerin oyununu bozmuştur. Son olarak yapılmakta olan “Zeytin Dalı” harekatı ile sınırlarımızı güven içerisine almaya ve terörü yuvasından kazımaya çalışıyoruz. Tabi bizim bu çabamız sözde müttefik olanların ve onların içimizdeki hain işbirlikçilerinin hoşuna gitmiyor.
Ancak ne yaparlarsa yapsınlar Türk Milleti uyandı bir kere Bugün, Millet olarak el-ele vererek daha güçlü olmak zorundayız, Devletimiz, halkıyla dayanışma ruhunu pekiştirmelidir. 15 Temmuz’da hepimiz şahit olduk ki milletimiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakan Yıldırım’ın çağrısıyla kendi vatanını, istiklal ve bağımsızlığını savunmak için dilinde tekbir, kulağında salâ sesleri,kalbinde şehadet arzusuyla meydanlara akın etti.
Şimdi de kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri ve polisimiz, bu hainlere gerekli cevabı en güzel şekilde vermektedir.Bizde bu birlik ve beraberlik ruhu olduğu müddetçe, gelecek her türlü hain tehlikeler göğsümüze çarpıp geri dönecektir.İslam dininin en büyük kalesi Türkiye Cumhuriyeti, mazlum Müslümanların sığındığı v haklarının arandığı bir mübarek yurt olmaya devam edecektir. Hem de Allah’ın izniyle kıyamete kadar.