Myanmar’ın Arakan bölgesinde bulunan Müslümanlara yönelik katliamlar devam ediyor. Bütün dünyanın gözü önünde cereyan eden bu katliama ne yazık ki Birleşmiş Milletler ve sözde insan hakları savunucusu batılı ülkeler sessiz kalmaya devam ediyor.
Söz konusu Müslümanların hayatı olduğunda iki yüzlü davranan batılı ülkeler, Müslüman katliamına adeta kör, sağır ve dilsiz durumdalar. Bir balina için dünyayı ayağa kaldıran bu sözde medeni batılı ülkeler, Müslümanların söz konusu olduğu bütün olaylarda aynı davranışı göstermektedir.
Ordu güçleri ve Budist rahipler öncülüğünde şiddeti giderek artan ve yaygınlaşan saldırılar sonucunda son üç günde Arakan'ın çeşitli köylerinde en az 2-3 bin Müslümanın katledildiğine ve 100 binden fazla Müslüman'ın da yerinden edildiğine dair vahim haberler ulaşıyor.
Gelen haberler katliamların, 2012 ve geçen yıl Ekim ayında yaşananlar saldırılardan daha şiddetli bir hal aldığı ve giderek bir soykırıma dönüştüğü yönünde. Maalesef Bangladeş sınırının da kapalı olması nedeniyle yüz binlerce Müslüman katledilme tehlikesiyle karşı karşıya.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yoğun temasları sonucu nihayet Bangladeş sınırı Arakanlı Müslümanlara açılacak.
Sadece Türkiye’nin sahip çıktığı ve dünya arenasına taşıdığı Arakanlı Müslümanlara yapılan baskının, katliamların, sürgünlerin dozu artırılıyor. 1962 yılında başlayan komünist dönemde 22 yıl boyunca 20 bin Arakanlı öldürüldü. Mallarına el konuldu ve kadınlarına tecavüz edildi.1982 yılında Arakanlı Müslümanların vatandaşlıkları ellerinden alındı.
İşin bir diğer acı tarafı da Müslüman ülkelerini bu katliama karşı harekete geçerek ortak bir strateji benimsememesi. Bugün sayıları 5 milyonu aşan Arakanlıların 4 milyonu 1942 yılından beri uygulanan sistematik baskı ve zulmünden kaçarak Malezya, Bangladeş, Pakistan, Suudi Arabistan, Tayland, Endonezya ve Avrupa’da mülteci olarak yaşıyor.
BM ve BMGK tarafından yapılan tek şey ölü ve yaralıları sayarak rapor hazırlamak. Bu vahşi katliamları engellemek için ise bugüne kadar en küçük bir girişimde bulunulmuş değil.
İnsan hakları söylemi şampiyonluğunu kimseye bırakmayan lafazan Batı dünyası da yaşanan katliamları durdurmaya yönelik kılını kıpırdatmıyor. Komisyon raporları ve kınama faaliyetlerinin ise katliamlar karşısında hiçbir anlamı yok.
İslam dünyası ülkeleri biran önce harekete geçmelidir. Bu bağlamda İslam ülkeleri hükümetlerini, İslam dünyasındaki bütün kurumları, dünyadaki bütün insan hakları ve yardım kuruluşlarını gerekli sorumluluğu almaya, Arakan’ı BM ve diğer örgütler nezdinde dünya gündemine taşımaya, saldırıların durdurulması için Myanmar hükümetine baskı yapmaya, yanı sıra Arakanlı Müslümanlara fiili destek sunmaya çağırıyoruz.