Son günlerde yaşanan olaylar hiç şüphe yok ki hepimizi derinden yaraladı. Ardı ardına gelen şehit cenazeleri ile birlikte, halkın taşan sabrı da sokaklara döküldü. Ellerine Türk bayrağını alan yediden yetmişe herkes terörü ve yandaşçılarını lanetliyor.
Ancak bazı siyasiler söyledikleri söylemlerle ve demeçlerle adeta yaraların üzerine kezzap döküyor. Söylediklerinin nereye varacağını düşünmekten aciz olan bu siyasiler, öyle anlamsız konuşuyorlar ki, adeta kendisini yöneten terörün ağzını kullanıyorlar.
Üç beş kabalalığı görünce coşan bu sözde siyasiler, kötü niyetlerini ve bu niyetlerini açıkca ortaya koyan kötü kelimelerini yaldızlı ambalaj içinde sunmaya çalışıyorlar. Bu ön yargılı ve uzaktan kumanda ile söylenen sözler konuşana da zarar vermektedir.
Millet olarak çok stresli ve sıkıntılı günler geçirmekteyiz. Bu gibi zamanlarda birlik ve beraberlik içerisinde engelleri aşmak yerine bu şekilde söylemlerle insanları galeyana getirmek hiçbir siyasiye yakışmaz.
Tuzaklar, oyunlar terör üzerinden servis ediliyor. Hedef Türkiye cumhuriyeti devletini zayıflatmak ve milleti bölmektir.Bu gün tüm İslam dünyasında kardeşi kardeşe kırdırma oyunu devam ediyor.Bu günkü mücadele vatanını sevenlerle vatanını satanlar arasındadır. Her kötü oluşum içerisinde birkaç farklı ülke var ve yeni ihale alanında çok uluslu şirketler gibi hareket etmektedirler. Dikkat etmek, bir ve beraber olmak zorundayız.
Onun için tahriklere kapılmadan birbirimize zarar vermeden, dolduruşa gelmeden, gereksiz sözler sarf etmeden, sukut içinde hareket etmek ve güvenlik birimlerine destek vermektir görevimiz.Dik durmalıyız, sabırlı olmalıyız, önümüzü ve arkamızı görmeliyiz, büyük haritayı ve büyük tuzağı görmeliyiz. Devlet giderse millette gider ve çocuklarınız kıyıya vurur. Bunu da biliniz.