Bugün Mısır’da yaşanan insanlık ayıbı ile
Dün tezgahlanan “Arap Baharı” da bitmiştir.
Önce Tunus’ta başlayan, Libya’yı,Fas’ı,
Daha sonrada Mısır’ı ve hatta Suriye’yi sözüm ona
“Arap Baharı” masalıyla karıştıran gizli güçler
Şimdi de Mısır’da darbecilerin arkasında durmaktadır.
Sayın Başbakan’ında işaret ettiği gibi
“Arap baharı” nın mucidi(!) ülke belli olmuştur.
“Arap Baharı” diye başlanan masal,
Müslümanları birbirine düşürmekten başka bir şey olmadığı,
Özgürlük ve demokrasi mücadelesinin sözde olduğu,
Bu masalı yazanların Arap ülkeleri ile çocuk gibi oynadığı,
Arapları kendi emellerine alet ettikleri gerçeği ortaya çıkmıştır.
Mısır’da yaşanan Müslüman mezalimine seyirci kalan sözde medeni ülkeler,
Uluslararası ilişkilerin sadece ilkeler üzerine kurulmadığını,
En başta çıkarlar ekseninde olduğunu da gözler önüne sermiştir.
Gerek hükümetimizin ve gerekse vatandaşlarımızın
Mısır’daki apoletli uşaklara karşı başlatmış olduğu hareket,
İnsanlığa karşı verilmiş bir ibret vesikasıdır.
Hükümetimiz meseleye Muhammed Mursi’nin geleceği adına değil
Müslüman Mısır halkının geleceği adına sahiplenmekte,
Sözde medeni ülkelere karşı insanlık davranışı örneği olmaktadır.
Mısır’da yaşanan insanlık dramı karşısında
ABD ve Avrupa ülkeleri bir kere daha sınıfta kalmışlardır.
Onların insan haklarındaki kasıtlarının ne olduğu ortaya çıkmıştır.
Katledilenler Müslüman olduğu için
Seslerini çıkarmamış, yaşananları yaşanmamış olarak görmüşlerdir.
Batı çifte standartını bir kere daha ortaya koymuştur.