Emekli ve çalışan öğretmenler Konya Öğretmenevi’nin birçok olumsuzluklarına iyi kötü katlanıyorlar ama katlanamadıkları bir şey var ki bakınız bu çok önemlidir!
Öğretmenevi binasının dış yüzündeki Atatürk’ün siluet portesi kaldırıldı. Oturma salonunda, oyun salonunda, koridorlarda, lobi de, yemekhanede bir tane bile Atatürk resmi yok. Koridora Mevlana resimleri gibi ilgisiz resimler asılırken Atatürk’ün resmi unutulmuş sanırım! Belki de çerçeveli eski Atatürk resimleri onarım için gönderilmiş ve henüz gelmemiştir! Ya da bir firmaya ısmarlanmıştır elbet bir gün gelecektir! Yönetime sorsanız bu tür yanıtlar alacağınızdan eminim. Çok yakında bahçedeki Atatürk büstü de bir bahane ile kaldırılabilir. Zaten burada Atatürk’le ilgili tek görsellik bahçedeki bu Atatürk büstüdür. Bu durum karşısında Atatürk’ün öğretmenleri ve öğretmen emeklileri çok rahatsızlık duymaktalar.
Bu topraklarda yaşayan herkesin Atatürk’e karşı minnet borcu olduğu sakın unutulmasın. Bazıları çıkıp “Ben Atatürkçü değilim ne minnet borcum olacak?” diyebilirler. Bazıları “Ben Atatürk’ü sevmiyorum minnet borcum da yok.” Diyebilirler. Desinler demesinler, sevsinler sevmesinler hiç kimse böyle sözler söyleme hakkına sahip değildir. Atatürk, son günlerde bir iyice karalanıp siyasete de bulaştırılınca böyle durumlar ortaya çıkmaya başladı. Bu devleti o kurdu, bu yurttaşları tutsaklıktan o kurtardı. O olmasaydı bizler şimdi özgür bir ülkede özgürce yaşayabilir miydik? Atatürk hiçbir siyasete alet edilmemeli. Atatürk üstünden şöyle ya da böyle siyaset yapmak kimseye bir şey kazandırmaz, tam aksine bunu yapanları küçültür. Atatürk övülecekse de yerilecekse de tarih ters yüz edilmeden ve siyaset dışından övülsün yerilsin.
“Yetmiş iki buçuk millet” ile kaynaşmış Türk ulusu var oldukça Atatürk’ü hiç kimse unutturamaz, tarihi ters yüz edemez, tarihten silemez. Bu vatanın gerçek sahipleri olan bizler O’nun eserlerine ve ilkelerine her zaman saygı duyup sahip çıkacağız. Bu vatan, bu cumhuriyet bize Atatürk’ün emanetidir. Atatürk’ü unutmamak, ilke ve devrimlerine sahip çıkmak bu topraklarda yaşayan herkesin gönül borcudur, minnet borcudur, en kutsal görevidir.
Böyle düşünmeyenlere söylenecek bir sözüm yok!
İsteyen istediği şekilde düşünsün ama hiç kimse Atatürk’ü tarih sayfalarından ve gönüllerden silmeye kalkışmasın. Aksi halde bunun sonucu başımıza çok işler açar ve zarar gören herkes olur.
Konya Öğretmenevi’nde geçtiğimiz günlerde bazı değişikler yapılarak oturma salonu daraltılıp daha önce koridorda olan lavabo ve mescit oturma salonu içine alınmıştı. Böylece daha önce bile dar gelen oturma salonu iyice daraltılmış oldu. Kış aylarında artan bu darlık salonun daha da daraltılmasıyla başlı başına bir sorun haline geldi. Yukarıda bulunan oyun salonunda oturmak ya da oyun oynamak yer bulamamaktan dolayı daha artan bir sorun olup çıktı.
Yöneticiler otel lobisi yapacağız diye eski oturma salonunu öğretmenlere ve emeklilere kapatmışlardı. Şimdi kalabalık, gürültü ve yer darlığından dolayı Öğretmen evinde oturmak, sohbet etmek, gazete okumak ve oyun oynamak başlı başına bir sorun olup çıktı. “Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.” Dediği Atatürk’ün öğretmenlerinin ve öğretmen emeklilerinin Konya Öğretmenevi’nden aldıkları hizmet bu durumdadır.
Bu şehrin Atatürkçüleri olarak bizim ortak dileğimiz; eğitim sendikalarının, öğretmenevinden hizmet alanların ve muhalif partilerin bu durumlara tepki göstermeleridir. İlgili makamların bu işlerden haberleri yoksa bundan böyle ilgilenmelerini ve bu olumsuz durumların düzeltilmesini bekliyoruz.
Yazarla iletişim GSM. 0505 321 4840