Koyunoğlu Müzesi bahçesinde bulunan Koyunoğlu Konya Evi, esaslı bir tadilat ve onarım gördükten sonra ziyaretçilere açıldı. İçi yeniden düzenlenerek ziyarete açılan bu ev, rahmetli R. İzzet Koyunoğlu’nun içinde yaşadığı ve ölümünden önce müzesiyle birlikte Konya Belediyesi’ne bağışladığı tipik bir Konya evidir. Koyuoğlu’nun Konya Evi mimari olarak tipik ve küçük bir Konya evidir. Ancak geleneksel toprak damlı, bahçeli, taşlıklı bir Konya evi değildir. Mimari olarak, o dönemde Konya’da yaşayan azınlıkların evleri model alınarak yapılmıştır. Tam anlamıyla geleneksel bir Konya evi olmasa da yine de bir Konya evidir.
İki genç görevli ziyaretçilere rehberlik yapıp bilgiler veriyor. Görevli gençler ziyaretçilerin yanında Gonyalıca konuşuyorlar. Her cumartesi saat 2’den sonra Koyunoğlu Konya Evi bahçesinde ikindi sohbetleri düzenlenmeye başlandı. Sohbet konularının temelini Konya oluşturmakla birlikte her hafta değişebilen konularda konuşulabilecek. Akademisyenler ve meraklılar da bu sohbetlere katılabiliyorlar.
Konya Fikir, Sanat, Kültür Adamları Birliği Başkanı Seyit Küçükbezirci tarafından organize edilen bu ikindi sohbetlerinin çok renkli geçeceği ilk ikindi sohbetiyle belli oldu. Dilerim arkası gelir, sürekli olur ve gelenekselleştirilir.
Rahmetli dostumuz Yalçın Dikilitaş Yeni Gazete’deyken pazar günleri kuşluk vakti Yalçın Dikilitaş’ın odasında toplanılır; ikindi sonuna kadar Konya üzerine, kültür üzerine, basın üzerine türlü sohbetler yapılırdı. Hiçbir davet olmadan kendiliğinden toplanan bu kişilerin içinde; Seyit Küçükbezirci, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ, rahmetli Sefa Odabaşı, Prof.Dr. Haşim Karpuz, Şair Tahsin Kavak, Caner Arabacı, Hasan Özönder, rahmetli Şair Nevzat Küçükerdoğan, İhsan Kayseri ve ben mutlaka bulunurduk. Ara sıra daha başkaları da gelirlerdi. Bu sohbetler aylarca sürdü, bizlerde alışkanlık kazandırdı. Yalçın Dikilitaş bir süreliğine gazeteden ayrılınca bu sohbetlerin sonu geldi. Daha sonraları bir daha böylesine bir araya gelemedik.
Yazarlar Birliği bu sohbetleri yıllardır sürdürüyor, Aydınlar Ocağı da Salı akşamları Sille’de sohbetler düzenliyor. Bu sohbetler yıllardır sürüyor ve artık gelenekselleştiler. Dilerim ki Koyunoğlu Konya Evi İkindi Sohbetleri de böylesine sürekli olur ve gelenekselleşir. Sayıları bir buçuk mürit örneği olan Konya aydınları, yazarları, şairleri, gazetecileri, akademisyenleri için birbirlerini görmeleri ve sohbet edebilmeleri için bulunmaz fırsatlardan biri de bu ikindi sohbetleri olabilir. Aslında cenazeler, anmalar ve bazı toplantılar dışında kimse kimseyle görüşüp konuşamıyor. Çağımızın getirdiği sorunlardan biri de bu. Onun için böylesi sohbetlerin çoğalması ve sürekliliği kaçınılmaz olmuştur.