AKP nin seçim taktikleriyle oy almayı düşünmeye başlayan CHP, parti ilkelerine ters düşse de yavaş- yavaş AKP’leşmeye başlıyor. Anadilde Kürtçe eğitime sıcak bakıyorlar, yeni bir çarşaf açılımına yeşil ışık yakıyorlar, Tunceli isminin yeniden Dersim olmasını destekliyorlar.
Oysa bütün bunlar AKP ile Kürt işbirliğinin söylemleridir, istekleridir. Demokratikleşme paketi adıyla kamuoyuna açıklanan uzaktan kumandalı bomba paketinin içinde bütün bunlar fazlasıyla vardır. CHP, MHP gibi iktidara koltuk değneği olmaya mı hazırlanıyor? CHP bunları bilerek ve gerçekten isteyerek mi yapmaya çalışıyor, yoksa AKP’lilerden gizli taktikler mi alıyor? Ya da birileri cevahir yumurtası gibi CHP’ye akıllar mı veriyor?
CHP ağzıyla kuş tutsa Kürt milliyetçisi vatandaşlarımızdan, çarşaflılardan ve siyasal dinci kesimden asla oy alamaz. Bunu hemen herkes bilirken CHP’nin bu taktik kopyalama hevesleri nereden geliyor?
CHP Türkiye’nin yaşayan en köklü partisidir. CHP Türkiye Cumhuriyeti devletinin temeline harç koymuş bir partidir. Şimdi bu seçim taktikleri CHP’ye yakışıyor mu?
Yakışsın yakışmasın CHP bunları yapmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz günlerde Anayasa Komisyonu’nda Atilla Kart ile Süheyl Batum’un tartışmasını basından izlemişsinizdir. Atilla Kart, CHP kimliği içinde; anadilde Kürtçe eğitim ve vatandaşlık tanımında Anayasa’ya madde koydurmaya kalkışmasından dolayı çıkan tartışmada bal gibi ırkçılık yapmıştı. Partinin uyarılarına kulak asmadı ve aynı tutumunu sürdürüyor. CHP’nin Sarıgül’e yeşil ışık yakarak “dilekçe verip partiye gelsin” demesi de sizce akıl kârı bir iş midir? Tabanın istemediği Sarıgül büyük bir olasılıkla belediye başkan adayı da yapılacak. İşte o zaman Hanya’yı Konya’yı görecekler, amma velâkin iş işten geçmiş olacak. CHP bu hatalarını sürdürürse İstanbul da, İzmir de, Ankara da ellerinden uçup gidecek.
CHP’liler “AKP bitti, AKP çöktü, seçimde işi bitik” diyerek kendilerini avutadursunlar CHP bu akılla giderse AKP hiçbir yere gitmez. Deniz Baykal’ın zaten iktidar kaygısı falan yoktu, “Kazayla iktidar falan olursak ne yaparız?” diye titreyip duruyordu. Bu gelişmelerden öyle anlaşılıyor ki; CHP’nin yeni ekibi de aynı yoldan yürümeye hevesli.
Oysa parti tabanı, partinin ikinci üçüncü derecedeki yöneticileri, partinin değişmez seçmenleri bu olumsuzluklara asla hoş bakmıyorlar. Ne yazık ki ellerinde mühür olmayınca Süleyman da olamıyorlar. Milyonlarca seçmen vatandaş AKP iktidarından kurtulmak için CHP’de birleşmeye hazırlanıyorlarken CHP yanlış üstüne yanlış yaparak hangi akla hizmet ediyor bilmem ki? CHP artık parti tabanını ve AKP’den kurtulmak isteyen büyük bir seçmen potansiyelini düşünmek zorundadır. Bunu yapamazsa AKP’nin ekmeğine ballı tereyağı sürmüş olur.