Sille’nin batı kesiminde olup, deniz düzeyinden yüksekliği 1925 metredir. Konya’nın batısında heybe gözü gibi gözüken iki sivri dağdan sağdaki dağdır ki; halk arasındaki adı Gevenli ve Keverli’dir. Geriden bakılınca Takkeli Dağ’dan küçük gibi görünüyorsa da bu bir göz aldanmasıdır. Takkeli’den hem yüksek, hem de konumu bakımından geniş ve büyüktür.
Etekleri ağaçlık ve yeşilliktir. Eskiden kök boya yapımında kullanılan cehri tarlaları (cehrilikler) varmış buralarda. Alt kesiminde suyu kaynaklardan gelen, suyu güzel iki çeşme vardır. Bunların birine halk arasında Paşa Pınarı denilir. Çevrenin doğası çok albenili olup, bülbüller durup dinlenmeden şakırlar.
Dağ; şaşırtıcı bir şekilde kayalık ve diktir. Ama zirveye ulaşıldığında, buranın tüm yorgunluklara değdiği duygusu kabarır insanda. Çünkü doğa tüm çıplaklığıyla, tüm vahşiliğiyle, tüm bâkirliği ile ayaklar altındadır. Zirveden hem Altunapa Barajı, hem Sille Barajı görünür.
Zirveye ulaşmak için iki ayrı yol izlenir. Sille’deki büyük çeşmenin altında iki yol vardır. Sağdaki yol; Sille Barajı’nın kuzey piknik yeri kapısından girilerek zirveye ulaşılabilir. İkinci yol ise; Sille’deki çeşmenin altında soldaki yoldan, Sille Barajının soluna gidilir. Aradaki dere izlenerek zirveye ulaşılır. Yön olarak; Sille’nin batısından tırmanılır, dağın doğu yönü Sille’ye bakar.
Gevenli Dağı’nın zirvesinde birtakım tarihi yapı kalıntıları vardır. Sadece duvar temelleri kalmış birkaç büyük oda ve bir sarnıç yeri vardır. Yapı malzemesi olarak temellerde kesme taş, duvarlarda adi taş kullanılmıştır. Bu kalıntıların olduğu yerlerde defineciler çok kazı yapmışlar. Kazılar sonucunda; Roma döneminde kalma küp kırıkları sağa sola atılmış. Bu yapı kalıntılarının benzerlerini; Alisumas Dağı’nda, Alibeyhöyüğü ile May Barajı arasındaki tepede, Ballıkaya’da, Kızıl Dağ’da, Bülümya yakınlarındaki Karaburun Dağı’nda gördüm. Bu odaların içlerinde toplu mezarlar vardır. İskelet parçaları ve Roma dönemine ait küp kırıkları dikkat çekicidir. Binalardan yıkılmış yassı taşların bazılarında haç işareti vardır.
Gevenli Dağı’nın ismi; bir tür top diken olan geven bitkisinden mi, yoksa Gevele’den mi bozulmuş olduğu henüz kesinlik kazanmamıştır. Yazılı kaynaklar da kesin bir yargıya varmaktan kaçınmışlardır. Büyük Gevele denilmesinin nedeni Takkeli Dağ’a benzerliğinden olsa gerek.