Hızla gelişen kentleşme ve kapalı otoparklı,sosyal kullanım alanlı,güvenlikli site anlayışının hakim olduğu şehircilik planlamalarında ve konutlaşmalarda artık insanımız git gide toplu yaşam ve apartman hayatlarına mahkum olmaktadır.
Kolay ev sahibi olma ve yaşam standartlarında kolaylığın kapılarını açan toplu konutlar kent içinde mini kent havasını estirsede her geçen gün doğal yaşamdan insanımızı uzaklaştırmaktadır.
Yerleşim planlamalarında sosyal kullanım alanlarına büyük paylar ayrılsa da peyzaj adı altında yapılan minyatür süs havuzları be serpiştirilmiş 3-5 kamelya kişilerin kendine özel bahçe özlemini gidermekte oldukça yetersiz durumdadır.
Bu ihtiyaç ve özlem son bir kaç yıldır gelen talepler ve belirtilen ihtiyaçlar doğrultusunda mekan tasarımcılarında balkonlarda minik bahçe teması işleme modası ve akımını başlattı.
Katlanır cam sistemi ile kapatılan balkonlara ilk önce ilave ısınma sistemleri eklenmelidir.Bu hem kış aylarında da alanın kullanılabilirliğini devam ettirmek hem de ortamda yetiştirilen bitkilerin uzun yaşamlı olması anlamında gereklidir.
Duvarlarda doğal taş yada doğal taş görünümlü 3D duvar kağıdı çalışması ve zeminde laminat yada DAC tarzı zemin kaplamaları ile ortam cauntry havasına bezenip köy evi havası estirilebilir.
Çok hacim içermeyen bahçe mobilyaları yada minik bir sedir tamamlayıcı mobilya olarak tercih edilebilir.Ortaya atılacak suni bir çim halı ortamı son derece ısıtırken geriye sadece bol bol saksı ve çiçeklendirme kalır...
Yaz-kış diriliğini kaybetmeyen yedi veren diye adlandırılan çiçekler mevsimsel çiçeklere göre daha çok tercih edilmelidir."Yani soğanlı bitkiler" Bunun yanında bitki seçiminde balkonun güneş ve ışık alış şekli ve sahip olduğu cephe de göz ardı edilmemelidir.
Duvarlarda kullanılacak raflar ve rengarenk saksılar balkonu sürekli zaman geçirilmeyi tercih ettiren ve evin en çok kullanılan alanı olmayı kendine kısa zamanda başartır.
Unutmayın ; "YAŞADIĞIMIZ ALANIN GÜZELLİĞİ YAŞANTIMIZIN GÜZELLİĞİDİR"...