Kişilerin yaşamış olduğu süreçler belirli bir döngü içerisinde değerlendirilmeye alınıp incelenmekle birlikte kişinin yaşamsal düzlemi, geçmiş yaşantısı, karakter özellikleri, çevresel faktörler, eğitim, genetik gibi faktörlerle şekillenmektedir.
Terapi içeriğinde belirli sorularla açıklığa kavuşturulmaya çalışılan bu gibi durumlar bazen ani yaşam olayları ile farklı yorumlamalara açık hale gelebilir.
Kişilerin beklenmedik bir biçimde yaşadığı travma durumlarına verdikleri tepkiler değişkenlik göstermekle birlikte travmatik olaylar meydana geldiğinde şok, donma, ağlama, öfke, ani hareketlenmeler (tepkiler), fiziksel reaksiyonlar (ses, tik, bağırma, rutinlerde belirgin kaymalar, uyku sorunları, yaşamsal kaçınmalar ya da eksiye kıstasla var olan olarak tepkilerde değişim meydana gelebilir.
Travma sonrası stres bozuklukta en önemli tedavi yöntemi psikoterapidir.
Yaşanılan deprem olayı ile birinci ve ikinci dereceden travmaya maruz kalan bireylerin psikolojik destek alması için akut dönem geçmiş olmakla birlikte ücretsiz bir şekilde bir çok kurum ve kişiden terapi desteği sağlanmaktadır.