Kaygı çok olağan bir duygudur. Yaşam içerisinde bizleri kaygılandıracak, üzerine düşündürecek olaylar ve olgular muhakkak vardır. Kaygının olması çok doğal olmakla beraber kaygı duygusunu yaşadığımız o anda gergin, huzursuz hissetmek, kalp çarpıntısı, titreme veya terleme vücudumuzun verdiği doğal tepkilerdir. Bu tepkileri istemsizce veririz. Bu kısma kadar her şey doğal fakat anormal diyebileceğimiz kısım kaygı dengesizliği oluşmasıdır.
Kaygı bozukluğu, hissettiğimiz aşırı kaygı duygusunun devamlı ve her an konu bağlamı dışında da olmak üzere hissedilmesidir. Kaygıyı doğru anlamlandıramamak, verilmesi gereken düzeyin çok üstünde kaygı tepkisi ya da düşüncesi oluşmasıdır. Başlarına çok kötü bir şey gelecek ve hiç geçmeyecek gibi hissederler. Kaygı bozukluğu olan kişiler kendilerinde bu hissi uyandıran durumlardan kaçınırlar. Kaçınma tepkileri hayatlarını etkileyecek ve işlevselliklerini bozacak durumda da olabilir. Hatta bu durumlardan kaçınabilmek için kendi hayatlarını kısıtlamayı bile göze alırlar.
Kaygı bozukluğu, kişilerin hayat kalitelerini ve verimliliklerini ciddi derecede etkileyen bir rahatsızlıktır. Kaygı bozukluklarından olan obsesif kompulsif bozukluğu olan bir kişi temizlik takıntısı dolayısıyla dışarıda bir yere oturamaz ya da dışarıda bir yüzeyle temas ettiğinde ellerini defalarca yıkayabilir veya köpeklere karşı fobisi bulunan kişiler köpek bulunan ortamlarda oturmaktan kaçınırlar…
Kendinizde kontrol altına alamadığınız duygu ve düşüncelerin varlığını hissediyorsanız, yaşam kaliteniz bu duruma istinaden düştüyse bir uzman yardımı almaktan kaçınmayın, kaygı bozukluğu tedavisi mümkün olan ve büyük oranda başarı elde edilen bir rahatsızlıktır.
Sevgilerimle…