Adalet bu yürüyüşün neresinde

Prof. Dr. Kenan Peker

Adaletin ne demek olduğunu bilmeyenlerin adaletten dem vurduğu bir dönemden geçiyoruz.

 

 

Ana muhalefet liderinin anlamını bilmediği adaleti talep etmesi kadar komik bir durum yok.

 

 

Vatanseverlik anlayışından uzak bencilce bir yürüyüş. Vatan hainliğinin açılımı demokrasi midir?

 

 

Bu ülkede adalet arayışı size kaldıysa vay halimize.

 

 

Sorarım 28 şubat sürecinde neredeydiniz?

 

 

Adalet sadece size mi olsun istiyorsunuz?

 

 

CHP’nin ve genel müdürünün çabası ve yürümesi boşuna değil.

 

 

Adalet yürüyüşü ihanet odaklarının katılımıyla büyük çaplı bir sokak terörüne evrilecek şekilde genişliyor.

 

 

Devletin gizli kalması gereken bilgilerini yayınlayan ve servis edenlere sahip çıkmamın, terör örgütleri ile birlikte hareket etmenin diğer bir yansıması bu.

 

 

İdeolojik ve pratik anlamda HDP ile CHP arasında zaten bir süredir devam eden yakınlaşmanın daha ileri bir boyuta taşınması söz konusu bu yürüyüş ile.

 

 

Pusuda bekleyen bürün terör örgütleri elele omuz omuza.

 

 

Olayın salt CHP olduğunu düşünmeyin. Olay CHP görünümlü paralel saldırının farklı bir versiyonudur!

 

 

HDP, PKK ve FETÖ mensuplarını korumak icin yapılan bir yürüyüşte adaletten bahsedemezsiniz.

 

 

Ve bunu bilen CHP 15 Haziran'da yurt çapında yürüyüşler, protestolar bir nevi kalkışma yapmaya çalışıyor.

 

 

Dünyanın hangi ülkesinde teröre destek verenlere bu kadar müsamaha gösterilir bir düşünelim.

 

 

Onlar aslan gibi görünürler ancak çakalların ta kendisidirler.

 

 

Resmen İstiklal mücadelesi veriyoruz.

 

 

Bizi farklı kutuplara yönelterek odak noktamızı değiştirmeye ve bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. İçerde bizi uğraştıracak dışarıdaki gelişmelerden uzaksa kalmamız en büyük temennileri.

 

 

Bu ülkede ezanın okunmasından, insanların ne giyeceğine kadar diktatör bir rejimle kendi bünyemize uygun Olmayan bir tarzı dayattılar ve yaşattılar.

 

 

Gezide başaramadıklarını adalet yürüyüşü adı altındaki provakatif eylemle gerçekleştirmeye çalışanlara sesleniyorum. Nasıl ki gezide amaç ağaç değildi bugünde adalet olmadığını biliyoruz.

 

 

Milletin karnı tok sizin provakatif eylemlerinize. Aziz şehitlerimizin Kanuni'me sulanmış topraklarımızı size bırakmamaya kararlı ve yeminliyiz.

 

 

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'da bu yürüyüşü sert sözlerle eleştirdi. "Terör örgütlerine karşı yapmayı aklınızdan geçirmediğiniz yürüyüşü, teröristleri ve onlara destek verenleri savunmak için başlatıyorsanız kimseyi amacınızın adalet olduğuna inandıramazsınız."

 

 

Kılıçdaroğlu'nun kontrollü darbe söylemi için "Buradan diyoruz ki, darbecileri bırakın darbeye maruz kalanları suçlayanlara yazıklar olsun."

 

 

15 Temmuz'un sıradan bir darbe girişimi olmadığını açıkça ortaya koyuyor bu yürüyüş.

 

 

15 Temmuz'da darbenin olmasını istedikleri için halka sokağa çıkmayın diyorlardı. Şimdi ise vatan, millet, Atatürk ve demokrasi nutuklarına aldanmayın.

 

 

Verdiğimiz 250 şehidimizin hatırına size af yok.

 

 

Türkiye'nin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine doğru kararlı yürüyüşünü durdurmaya kimsenin gücünün yetmeyecek.

 

 

Andolsun ki başaramayacaksınız! Milletimizi bölemeyeceksiniz! Bayrağımızı indiremeyeceksiniz! Vatanımızı parçalayamayacaksınız!

 

 

Bir daha böyle bir şeye yeltenenler karşılarında aziz türk milleti görecekler.