Beynim basmıyor artık!

Hasan Hüseyin GÜLCAN

"Ey insanoğlu! Bugün günahlarından korkar isen, yarın bir şeyden korkmazsın." (Mevlanâ Celaleddin)

Gaflete kapılıp unutarak ya da yanılarak hata yapmaya yatkın yaratılıştayız. İmtihan gereği Allah bizi bir zaaftan yaratmış. Hepimiz nefsimizin bencil tutkuları, söz dinlemez hevesleri yüzünden, şu ya da bu şekilde, az veya çok, Allah’ın sınırlarını aşıp, günah bataklığına düşebiliyoruz.

Allah, yaptığımız hataları da hayırla yaratır. Geriye dönsek, aynı hatalara yeniden düşeriz. Her hatada çıkarılması gereken bir ders vardır, hayra dönüşecektir; aksini düşünmek kendine zulmetmektir.

 

Bediüzzaman, “İnkâr etmemek başkadır, imân etmek bütün bütün başkadır” diyor. “Çünkü, kâinatta hiçbir şuur sahibi, kâinatın bütün atomları kadar şahitleri bulunan Allah’ı inkâr edemez. Etse, bütün kâinat onu yalanlayacağı için susar, ilgisiz kalır. Fakat Allah’a imân etmek, Kur’ân-ı Azimüşşanın ders verdiği gibi, O Hâlıkı, sıfatlarıyla, isimleriyle, bütün kâinatın şehadetine dayanarak kalben tasdik etmekle olur. Aynı zamanda elçileriyle gönderdiği emirleri tanımak, günah ve emre muhalefet ettiği zaman, kalben tevbe ve nedamet etmek iledir. Yoksa, büyük günahları serbest işleyip istiğfar etmemek ve aldırmamak, o imandan hissesi olmadığına delildir.”

 

Yaşadığımız ahir zamanın en büyük dehşeti, büyük günahların da küçük görülmesi yüzünden günahların sel gibi akmasıdır hatta çığ gibi büyümesidir. İnsanın sürekli kötülüğe yönlendiren nefsi, insanın ne aklını, ne kalbini ne de vicdanını işitmiyor.

Rabbimiz, zaman’ın fitneleri ve belâları sebebiyle haddi aşarak günah bataklıklarında debelenmekten sakındırsın bizleri. Bildiğimiz, bilmediğimiz hatta kimsenin de bilmediği tüm kötülüklerimizi ve günahlarımızı örtsün, iyiliklere çevirsin. Umutlarımızı gerçekleştirsin…

İnsan denen varlık çok nankördür. Beynimizi kullandığımız sürece karşılıklı sevgi ve saygıyı eksiltmediğimiz sürece herkesle rahatlıkla anlaşabiliriz. Yeter ki beynimizi kullanalım ve başkalarının  işlerine burnumuzu sokmayalım. Beynimizi kullandığımız sürece insanlığımızı da itibarımızı da kaybetmeyiz