Şu üç şeyin kıymeti sonradan bilinir der herkes.
Zamanın, sağlığın ve gençliğin.
Bu doğru fakat her yaşın ve zamanın değeri de farklı kıymet içerir bunuda kabullenmek gerekir.
Önce insana verilen sayısız nimetin içinden bu üçünün, hayatımızdaki önemini neden hep sonradan anlarız ona bir gözatalım. Mesela; Gençlikte sağlıklı bir bedene sahip olunca hep öyle kalacağımızı sanırız. Beslenme düzeninden, egzersize kadar bir çok şey hayatımızın içine sıkıştırır ve geçiştiririz.
Gereken şekilde ilgilenmeyiz yaşamımızın dinamiklerini oluşturan şeylerle. Fakat yaş ilerledikçe, fizik bedenimiz yavaş yavaş zayıflamaya ve hastalıklara karşı savunmasız hale gelmeye başladığında ancak anlayabiliriz sağlıklı olmanın önemini. Ve bu süreçte gençliğin ve zamanın değeri de kendini gösterir. Çünkü bu üçlü birbirini tamamlayan olarak, biri diğerini hatırlatır şekilde hayatımızın içindedirler.
Doğru kullanmadığımız, elimizden kayıp giden değerlendiremediğimiz, zaman, gençlik gidince, sağlık bozulunca kendini öyle bir hissettirir ki hoyratça harcadığımıza üzülürüz. Verimli bir şekilde kullanamadığımız geleceğimize yatırım olarak doğru adımlar atmadığımız ve en güzel anları kaçırdığımız için yaşanmayan deneyimlerin pişmanlığı zihnimizi sarar.
Tüm bunlar olurken kendimizi bu durumlar karşısında mücadele etmeden bırakırsak işte o zaman bu üçlünün kıymetini anlamamış oluruz. Oysa henüz hayatımız devam ediyorken herşey mümkünün içine girme şansını taşır. Tek yapmamız gereken farkındalığımızı artırarak, her yaşta sağlıklı bir yaşam sürdürebilmenin ve zamanı yönetebilmenin adımlarını atarak bir yerden başlamak.
Bu konuda gençlerin şansı yüksek, henüz hayatlarının başlarında iken şimdiye odaklanarak doğru anda doğru şeyleri yaparlar ve mutlu olacakları bir hayat tarzını benimseyerek, iyi olana, kaliteli bir geleceğe talip olurlarsa, yaşının, vaktinin, bedeninin ve zihninin kıymetini bilerek kıymet bilmeyi öğrenebilirler. Gelecek yaşamları için yatırım yapabilirler.
Zamanın geçtiğini ve sağlının bozulduğunu, gençliğinin gittiğini düşünenler ise, hiç bir şey için geç olmadığını önce bir niyete alarak, elinde olan imkânlara yönelerek, zamanı en iyi nasıl değerlendirebilirim, pozitif bir yaşam için neler yapmam gerekir ve sağlıklı olma yönünde nasıl bir çaba harcarsam anı daha iyi yaşayabilirim düşüncesine odaklanabilirler. Ve hayatın kalanını kaliteli yaşamak için geçmişe üzülmek yerine yönünü elinde olan güzelliklere çevirerek, en iyi şekilde değerlendirmeyi seçebilirler.
Her yaşın kendi güzelliğini, kendi zamanını kabullenerek olduğumuz yerden hayata tutunmak kıymetsizlik girdabına düşmekten daha yapıcılık sağlar insana.