Ey Okur;
Yeni bir yılda yol almaya başladık.
Bütün dilek ve temennilerimiz geride kalan yıllarda yaşanılan olumsuzlukların tekrarlanmaması üzerine
İstiyoruz ki ademoğulları yaşanmışlıklardan ders alarak dönsün yüzünü yeniliklere
Lakin bütün iyimserliğimize rağmen biliyoruz ki bazı şeylerde dönüşüm ve değişim için artık çok geç.
Bazı şeyler öylesine kanserleşti, öylesine yerleşti ki hayatlarımıza kazıyıp atmak çok zor.
İşte bu olumsuzlukların başında da vefasızlık gelmekte erenler.
Oysa vefa insani bir ihtiyaç ve çok önemli bir haslettir.
Aşktan da, sevgiden de, arkadaşlıktan da, dostluktan da, akrabalıktan da öte, neredeyse hayatımızın her anında ihtiyaç duyduğumuz, beklediğimiz, kalbimizin yaslanmak istediği, güven meşalesini tutuşturan çok önemli bir değerdir.
Vefa hem duyana, hem de duyulana artı değer katar!
Ancak ne acıdır ki çoğumuzun belki de hepimizin hayatında "Vefa Kuşları" çoktan göçmen kuşlara dönüşüp bizleri terk etmişler bile.
Her birimizin vefasızlıktan dallarımız bin bir yerinden kırılmış,
Yapraklarımız dökülmüş değil midir yarenler.
Ve dostlarım vefa gittiğinde hem duyana, hem de duyulana derin bir boşluk bırakır !
Özdemir Asaf:
"Bunca vefasızlıktan sonra, bazılarının ederi kalmadı artık gönlümde; kaç'a deseler, hiç'e sayarım..."
Bu dizleri ile aslında her şeyi çok net özetlemekte ey okur.
Birçoğumuz müreffeh yaşantılara kavuştuk zaman içerisinde lakin maddi kazanımlarımızı manevi kazanımlara dönüştüremedik.
Midelerimizi tıka basa doyururken;
Aklımızı,
Ve dahi gönlümüzü doyuracak manevi lezzetleri tatmadık…
Öteledik manevi lezzetleri, gereksiz saydık, hatta unuttuk gitti…
Bütün yaşantımızı tek düze ve yüzeysel bir düzlemde idame ettirmeye başladık.
Mevki ve makamlar elde etmeyi,
Çok paralar kazanmayı,
Dünyevi başarılara ulaşmayı gerçek saadet sanarak daha da hırslandık,
Dört elle sarılır olduk yasaklara.
Ruhumuzun tezgahında zaman vefasızlıklar dokuyor artık.
Ve tecrübe ettik ki dostlarım:
Menfaat gelirse vefa gidermiş!
Dün neden dünde kalır?
Neden unutulur geçen zaman?
Ati neden hatırını ve hatıralarını yitirir hiç düşündünüz mü dostlarım?
Kızılderili Şef'in dillendirdiği gibi; her birimiz bu hayatın yokuşunda öyle hızlı koştuk ki;
Sadece bedenlerimizi götürdük yanımızda,
Ruhlarımızı çok gerilerde bıraktık galiba ne dersiniz erenler?
Bunca entrika, zulüm, cinayet, ihanet, dünyevi olana tamah, hırs, yalan, riya ve vicdansızlık ne içindir?
Yüz yaşını deviren kaç kişi var?
Kaç kişi kefenin cebine beş kuruş atabilmiş ki?
Dün dost bildiğimiz kimseler yarın kime veya kimlere yar ve yaren olacak?
Ve bu dostluk kaç gün sürecek?
Vefasını zebil etmiş kimsenin kime vefası hayır edecek?
Dostluğu, vefası ve arkadaşlığı bu kadar göstermelik ve sahte olan insanlara hangi gerçek vefa, yol ve yoldaş olacak?
Dostlarım bizler millet olarak bu güne kadar hiç böylesine kendimize sırt dönecek kadar katı, yüreksiz, vefasız olmadık…
Hiç bu kadar moral değerlerimizden sınıfta kalmamış,
Hiç böylesi yozlaşmamıştık erenler…
Ne oldu bizlere dersiniz?
Ne oldu bizlere yarenler?
Aslında biraz kafa yorunca görmekteyim ki hepimiz kusurluyuz ey okur!
Hem de bir trafik kazasında kafa kafaya çarpışan otolar kadar kusurluyuz en suçlusundan.
Tüm değerlerimizin hurdaya çıktığını, pert olduğumuzu her nefeste daha ne zaman göreceğiz?
Ne zaman toplumsal huzurun para ile değil, moral değerlerle olacağını anlayacağız erenler?
Dostlarım tüm toplumu dünyanın en iyi öğretim kurumlarında eğitseniz de; ayaklarına bütün maddi unsurları serseniz de ahlak ve değerler eğitimini ihmal etmişseniz bu kalabalık güruhtan ancak şer odakları çıkarırsınız unutmayın!
Üstelik en zekilerinden!
Şimdi bütün değerleri erezyona uğramış, pert olmuş, hurdası çıkmış, kalpleri ziyasını yitirmiş garip bakışlı karanlık ruhlu insanlar peydah oldu çevremizde.
Menfaat ilişkilerini önceleyen insan ;
Küçüldükçe küçüldü …
Lakin tezat odur ki bu insanlar bağırlara basılıp birer koltuğa baş eylenmişler utanmazca.
Vefasız bir millet olmuşuz artık vesselam!
Her türlü kutsalını "dostlar alışverişte görsün" kabilinden yaşayan ‘iki yüzlü’ insanlardan müteşekkil bir topluluk olmuşuz!
Bu gerçekle yüz yüze geldik diye hiç kızmayınız gücenmeyiniz dostlar.
Bir kişinin şahsiyetli olup olmadığını vefasından anlarız, menfaati bitenin dostluğu biter kelamından anlarız.
Vefa için yaşayan yiğitlere selam ve muhabbetle ey okur.