Ey Okur, Cömertlik ve Cimrilik kavramları ben fakiri her zaman düşündürmüştür. Ademoğlu birbirinin zıddı olan bu iki ruh halinin hangisine daha yakın ise o sıfatla anılır. Birinin varlığı diğerini yok ederken orta yolun çoğu zaman bulunamadığı, iki zor ve karmaşık hakikattir cimrilik ve cömertlik!
Peygamber Efendimiz (s.a.v) bu hususta buyururlar ki:
“Cömertlik cennette bir ağaçtır. Cömert olan kimse o ağacın bir budağına tutunmuştur. O budak muhakkak onu cennete çeker. Cimrilik ise cehennemde bir ağaçtır. Cimri olan kimse o ağacın bir budağına yapışmıştır. O muhakkak onu cehenneme çeker.”
Toplumda bu iki kavram genellikle maddi unsurlarla ilişkilendirilir. Çoğunlukla cimrilik kavramının karşılığı maddi unsurları sakınma, tutma halidir.
Cömertlik ise elindeki her türlü maddi unsuru paylaşma, verme, ihtiyacı olanın sıkıntısını giderme olarak algılanır.
Lakin dostlarım bu iki kavramın karşılığı sadece bunlar olmasa gerek diye düşünmekteyim. Zira bu iki kavramın maddi karşılıkları yanında manevi ve soyut tarafları da var olmalı. İnsan sadece para ve pul ile imtihan edilmez ki cömertliğin ve cimriliğin karşılığı sadece para olsun!
Dostlarım - yarenlerim;
Sevgisini, şefkatini, merhametini, vefasını, asaletini, ahlakını, aşkını, faziletini, nezahetini, letafetini insanlardan eksik etmeyen ve bütün bu vasıflarını yağmur gibi insanlara yağdıran insan benim kanaatimce cömerttir. Ve yine, ibadetini, imanını, marifetini, nedametini, şükrünü, basiretini, irfanını her dem Allah için çoğaltan, ifa eden kimse de cömerttir.
İbadette cömert olmak, Pişmanlıkta cömert olmak, Tövbede cömert olmak, Şükretmede cömert olmak, Kulu Yaradan’ına daha çok yaklaştırmaz mı?
Tevazuda cömert olmak insanı güzelleştirmez mi?
Merhamet ve şefkatte, adalette, hakkaniyette, ilim ve irfanda, karakter ve fazilette, aşk ve sevgide, nezaket ve marifette cömert olan kötü insan olabilir mi?
Yüce peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V) der ki:
“İnsanlarda iki sıfat vardır. Hak Teâlâ onları sever: Biri cömertlik, diğeri de güzel ahlaktır. İki sıfat daha vardır ki onları sevmez: Cimrilik ve kötü ahlaktır.”
Ve yüce kitabımız Kur’an- ı Kerim’de Bakara Suresi’nde insanlara yardım eden kimselerin görecekleri mükafatlara dikkat çekilerek şöyle denilmiştir.
“Ve Allah’ın rızasını kazanmak için harcamanız şartıyla başkalarına her ne iyilik yaparsanız, bu kendi yararınızadır. Çünkü yapacağınız her iyilik size olduğu gibi geri dönecek ve size de hiçbir şekilde haksızlık edilmeyecektir” (Bakara Suresi, [2:272])
Dostlarım; Cömertlik gerçekten de çok önemli bir fazilettir farkında olana. Cömert insan ihtiyacı olmayanı ihtiyacı olana verir anlamını çıkarırız çoğu zaman ancak cömertliğin de üzerinde bir hal vardır ki buna “Îsâr” diyoruz.
Burada kendisinin ihtiyacı olduğu halde elindekini bir başka ihtiyaç sahibine gözünü kırpmadan vermek hali söz konusudur. Ve bu kavramı efendimizin ve Ehli Beyt’in hayatında sıkça rastlamaktayız.
Cömertlik hali bu kadar övülmüş ve Müslüman’ın en önemli vasıflarından sayılmışken; İnsan neden cimrilikte karar kılar acaba diye düşünmeden edemiyorum?
Tamahkârlık, Pintilik, Muhterislik, Hasislik ve cimrilik neden bazı insanların yakasına yapışır da onlardan bir türlü ayrılmaz? Adeta onların kaderi olur. Bazı insanların bir bardak suları bile içilmez veya Allah nasip etmez! Bu tip insanlar gerçekte her anlamda cimridirler.
Sevgide, şefkatte, merhamette, hakkaniyette, vefada, adalette, aşkta, karakterde, fazilette, tevazu ve basirette nasiplenmemiş ve yoksun bırakılmışlardır!
Bu tip insanlar ne maddi ne de manevi hiçbir şeyi ihtiyaç sahibine veremezler.
Öylesine kabızdırlar!
Öylesine bencil,
Öylesine hoyrat,
Öylesine kuraktırlar.
Üzerlerine rahmet-i ilahiye sanırsınız hiç yağmamıştır. Cimri insanın kendi dahil hiç kimseye faydası yoktur dostlarım!
Kendisine dahi vefası olmayan bu tipten insanların tek gayesi vardır. Mevki ve makamlarını büyütmek, para biriktirmek, tıksırıncaya, çatlayıncaya, patlayıncaya kadar yemek içmek ve sadece kendini düşünmek dışında hiçbir ideali olmayan, vefasız, düşüncesiz, karaktersiz, merhametsiz, asaletsiz, itibarsız ve faziletsiz olan ‘zavallı’ ve ‘düşkün’ insanlardır! Bu tipten insanlara asla umut bağlamamak, onlara sırtınızı dönmemek lazımdır.
Cimri insan her anlamda cimridir. Makam ve mevkide önemli yerlerde de olsalar hiçbir zaman insanların gönlünde büyüyemezler. Cimri her yönüyle cimridir! Gittiği her yeri daraltır, azaltır, küçültür!
Hâsılı kelam sevgili dostlar; Bu iki kavramın içinde hangisine girdiğimizi görüp davranışlarımıza çeki düzen vermek, Yarını, ahret hayatını hiçbir zaman göz ardı etmeden tövbe ve hakikat kapılarından ayrılmamak temennisi ile Rabbim cümlemize hidayet nasip etsin inşallah…
Unutmayalım eli dar olanın gönlü de dardır ve bulunduğu her yeri daraltır.