Konya’da uzun süredir Selçuklu Ziraat Odası’nda bir dizi belirsizlik yaşanıyor. Bizler dışarıdan bakan insanlar olarak konuyu hiç anlayamadık. Ancak işin ilginç tarafı, konuya içeriden bakan insanlar da hiçbir şey anlamıyor ve anlam veremiyorlar.
Selçuklu Ziraat Odası Başkanlığını Nurettin Akcan yürütmekteydi. Gayet de çiftçilerle iç içe, onların içerisinden birisi olarak seviliyordu. Ama Türkiye Ziraat Odaları Birliği(TZOB) Genel Merkezi sevmemiş olacak ki, görevden almaya kalktı.
Nurettin Akcan da bu hukuksuzluğa karşı çıktı ve hukuki mücadelesini vermeye başladı. Yeniden başkan oldu. “Başkan olurdun-olamazdın” kavgaları içerisinde bir görevden alındı, bir tekrar görevi aldı. Yani çocuk oyuncağı gibi bir durum süregeldi.
En sonunda bir duyduk ki, kayyum atanmış. Nurettin Akcan tekrar alınmış. Eski başkan olan Faruk Çöklü kayyum olarak atanmış. Falan filan…
Ve şimdi de yine bir söylenti; Faruk Çöklü, Mehmet Sabri Er ve yönetim kurulu hakkında 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde zimmet, görevi kötüye kullanma ve görevi ihmalden ötürü dava açılmış. Bu yönetimin meclis üyeliği ve başkanlık da düşmüş.
Yani anlayacağınız Selçuklu Ziraat Odası’nda yine bir sorun gözüküyor.
Ben, işin kim haklı, kim haksız yönüne hiç girmek istemiyorum. Ancak Selçuklu Ziraat Odası’nda bunlar olurken, bu odadan hizmet bekleyen çiftçiler ne durumda hiç düşünen var mı?
Nurettin Akcan seçilmiş bir başkandı. Ve bu başkan Genel Merkez’in “emir eri” değildir ki, her istediğini kayıtsız şartsız yapsın. TZOB Genel Merkezi de ilçe ziraat odalarının başkanını sevmek veya sevmemek durumunda değildir ki, sadece çiftçiye hizmet için el ele vermek zorundadır.
Anlaşılan o ki, Selçuklu Ziraat Odası’nda ne Konya ziraat odaları ne de TZOB Genel Merkezi bir çözüm yaratamamaktadır. Sanırım burada yapılacak şey çiftçinin talebine kulak vermek ve çiftçinin istediği çözümü uygulamak gerekmektedir.
Aksi halde şu andaki görüntüye göre, TZOB Genel Merkezi odaları yönetememektedir. Yanlış kararlar almaktadır ve çiftçiyi mağdur etmektedir.
Eğer bu 4. Ağır Ceza Mahkemesi olayı gerçekse ve böyle bir durum varsa bilin ki bu durum sadece buradaki 3-5 kişinin ayıbı olmaz. Bu durum genel merkezin de bir ayıbı olarak kayıtlara geçer.
Bu konuyla ilgili araştırmalarım devam ediyor. Ve en kısa zamanda bu konunun ayrıntılarını Anadolu’da Bugün gazetemizde de görebileceksiniz. Ancak odaların, başına çöreklenen insanlardan kurtulmaları için tüm toplumun kesinlikle işbirliği yapması gerekmektedir.
TZOB Genel Merkezi de bu araştırmaları yapıp, gerekirse kendi yönetiminde bu işi şahsi menfaatlere dökmüş insanlar varsa önlemini de almalıdır.