Ülkemizin gündemleri neredeyse günlük olarak değişmekte ve buna ayak uydurmaya çalışmak da inanın çok zor olmakta.
KONYASPOR, GALATASARAY MAÇI
Maç saat 19.00’da başlayacak. Gazetenin matbaaya yetişmesi açısından yazımı maçtan birkaç saat önce yazmaktayım. Dolayısıyla maç sonucuyla ilgili bir şey yazamıyorum. Ama şunu öngörebiliyorum. Eğer Konyaspor, Galatasaray’ı yenerse ve Fenerbahçe şampiyon olursa; Galatasaraylıların hemen hepsi “maçın Fenerbahçe tarafından “alındığını” konuşacaklardır. Eğer bu maçın sonucu berabere biterse bu sefer bir kısım Fenerbahçeliler maçın “anlaşmalı” olduğunu savunacaklardır. Galatasaray kazanırsa, en büyük “düşman” olacaktır.
Yani iki ucu değil her tarafı b.klu bir değnek. Bu maç oldukça önemli ve maç sonunda da çok uzun süre konuşulacak bir maç olacak. Hem lig şampiyonu olacak hem küme düşecek takımı bu sefer Konya’da belirlemiş olacağız. Tabii ki siz bunları okuduğunuz zaman şampiyon da küme düşen takım da belirlenmiş olacak. O nedenle maç hakkındaki değerlendirmelerimiz yarına kalmış oluyor.
SOKAK KÖPEKLERİ SORUNU
Bu konuda daha önce de birkaç yazı yazmıştım. Maalesef sokak hayvanlarıyla birlikte yaşamayı öğrenemiyoruz. Çünkü bizler çocukluklarımızdan itibaren “aman dokunma ısırır” “aman yaklaşma saldırır” diye yetiştirilmiş kişileriz. Dolayısıyla çocuklarımızı da bu şekilde yetiştiriyoruz. Ve baştan sokak hayvanlarıyla düşman oluyoruz. Şimdi bu düşmanlık içerisinde eşitlik dolu bir çözüm bekliyoruz bunu bulmanın imkanı yoktur.
Görünen odur ki bunun çözümü sokak hayvanlarının büyük bir kısmının uyutulması yani itlaf edilmesi şeklinde sonuçlanacaktır. Bu doğru bir çözüm müdür derseniz, buna “doğru” demek için vicdani sorumluluklardan feragat etmiş olmak gerekir. Ama şu da bir gerçektir ki milyonlarca sokak hayvanı için barınaklar kurup o barınakların sürekliliğini sağlayabilmenin de gerçekleşebilecek bir durum olduğunu söylemek çok güçtür.
Ayrıca şunu da belirteyim ki bu işlerler iştigal eden dernekleri hiç söylemiyorum bile. Onların bu konuda sağlıklı ve ayağı yere basan çözümler ürettiğini hiç görmedim duymadım. Hele bir tane meczup var böyle durumlar ortaya çıktığında medya medya gezip reklam yapan. Konyalı olup da Konyalıya hakaretler yağdıran aklıevvel. Öyle adamları hiç ciddiye bile almıyorum. Tabii ki kendisine gazeteci deyip de böyle adamlara “mal bulmuş mağribi” gibi atlayan basın mensuplarına da akıl erdiremiyorum.
Yani bu sokak hayvanları konusu “doluya koysan almıyor boşa koysan dolmuyor” bir konu durumunda. Görünen o ki bu konunun çözümünde herkes üzüntülü olacak.
EKONOMİ VE KİRA SORUNU
Ekonominin herkes tarafından kötü gidişatının kabul edildiğini biliyoruz. Yani bunu yeri gelince Cumhurbaşkanından, siyasetle alakası olmayan sıradan vatandaşa kadar herkes söylüyor. Ama son dönemde şöyle bir söylemin geliştiğini de görmemek mümkün değil. Konuştuğumuz vatandaşlar ekonominin kötü olduğunu söylüyorlar. Ancak Bakan Mehmet Şimşek’in ekonominin iyileştirilmesinde çok büyük yol kat edeceğini de kabul ediyorlar. Yani sorun Ak Parti’nin ekonomi politikalarında olarak belirtilirken, aynı şekilde çözüm de Ak Parti’nin ekonomi kurmaylarından bekleniyor. “Bu ne yaman çelişki” diye düşünenleriniz olabilir ama zaten ekonomik sorunlarla ilgili başkaca bir fikir üreten duyuyor musunuz?
Kiminle konuşursak konuşalım herkes ekonomideki kötü gidişatı saatlerce anlatıyor. Peki, çözümü anlatan var mı?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in en son grup toplantısında yaptığı konuşmayı dinleyenleriniz vardır. Genel Başkan Özel diyor ki; “Ak Parti şunu yanlış yaptı, bunu yanlış yaptı, onu öyle yapmamalıydı, şunu yapmamalıydı falan filan…” İyi de konuşmasının hiçbir yerinde mesela “biz iktidar olduğumuzda faizi şöyle yapacağız, maaşları şu hale getireceğiz, kaynakları şu şekilde yaratacağız” gibi bir açıklama yok. Ak Parti grubunda konuşan Genel Başkan Erdoğan yaptıklarını anlatıyor. CHP Grubunda konuşan Genel Başkan Özel de Ak Parti’nin yaptıklarını anlatıyor. Özel Ak Parti’nin yaptıklarını anlatırken “yanlış yaptılar” diyor. Erdoğan yaptıklarını anlatırken “doğru yaptıklarını” söylüyor. Aradaki fark bu kadar.
Ve halka döndüğümüzde halk yine Ak Parti’ye güven konusunda bir sıkıntı yaşamıyor. Ayrıca Bakan Mehmet Şimşek’e de enflasyonu düşürme konusunda oldukça güven duyuyor. Bakan Şimşek sosyal medyasında “Proje Gayrimenkul Yatırım Fonlarının kurulmasına yönelik düzenleme yapıyoruz. Böylece kentsel dönüşümün finansmanına ve konut arzının artırılmasına katkı sağlayacağız. Bu sayede konut ve kira fiyat artışları düşecek, her kesim için konut erişilebilirliği kolaylaşacaktır" diyor. Ve vatandaş bu konuya güveniyor. Bu fonların kurulmasının kira artışlarını durduracağına inanıyor.
Bu vatandaş ben iddia ediyorum biraz ekonomi düzelsin muhalefete yine desteğini kesecektir. Bu konuda muhalefetin de somut adımlar atıp, reel çözümler sunması gerekemektedir diye düşünüyorum.
Dostlukla kalın.