Türk Ordusu son derece haklı olduğu bir savaş vermektedir. Ve bu savaşı Türk Milleti olarak topyekûn vermekteyiz. Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin her bir ferdi bu savaşta Mehmetçiğin yani Türk Ordusu’nun yanındadır. Ve oradan gelecek her türlü haberden olumlu ve olumsuz olarak etkilenen bir boyuttadır. Bunu da herkes böyle bilmeli, anlamalı ve düşünmelidir.
Ancak her fırsatta Milli birliğimize kast eden güçlerin etkisiyle birbiriyle dalaşmaya hazır duran bir güruh da bulunmaktadır. Bu güruhları uyarmalıdır.
Birilerinin çıkıp “AKP’li gençler gitsin savaşa” demesi de, diğerlerinin “Mehmetçik savaşta, birileri eğlencede” demesi de aynı derecede bölücü cümlelerdir.
Bu cümleleri kuranlar bilsinler ki; eğer bu cümleleri bilerek kuruyorlarsa ihanet, bilmeden kuruyorlarsa gaflet içerisindedirler.
Konya’da da bakıyorum son günlerde neymiş “Ordu Afrin’e girmiş de, Konya’da da millet Fatih Ürek dinlemeye gitmiş”. Hele bu tür cümlelerle bir de Konya’yı konuya dahil etmek aynı zamanda Konya’ya da ihanettir.
Bu tür cümleleri yazanlara bakınca sanırsınız ki onlar bu cümleleri Suriye sınırında terörist kovalamaya giderken yazdılar.
İşte algı yönetimi bu kadar güçlü ve insanları “salaklaştıran” bir olgudur. Yani “sen daha milliyetçisin, ben daha az milliyetçiyim” diye bir kavga olur mu? “Sen sosyal medyada daha fazla destekledin, öteki daha az destekledi” diye bir ayrışma olur mu?
Barış içerisinde yaşayan bir ülkeyi, solcu-sağcı, Kürt-Türk, Alevi-Sünni, kadın-erkek, laik-antilaik diye bölmek neyse, şimdi de “zeytin dalı operasyona destek verenler- destek vermeyenler diye bölmeye çalışıp yaftalamak aynı bölücülüktür.
Bunu kim yaparsa yapsın kesinlikle taviz verilmemeli ve bu tür insanlara prim kazandırılmamalıdır.
Unutmamalıdır ki; Türkiye Doğu’nun ve Ortadoğu’nun en modern ve örnek İslam ülkesidir. Tabii ki bunu bölmeye çalışacak çok fazla güçler olacaktır. Şimdiye kadar bu güçlerden nasıl birlik ve beraberlik içerisinde, kurtulmayı bilmişsek şimdi de birlik ve beraberlik içerisinde karşılık vereceğiz. Dolayısıyla kimin ne kadar sosyal paylaşım sitelerinde paylaşım yaptığı değil, gerektiği zaman kimin ne kadar katkıda bulunacağına odaklanmalıyız.
Bırakın aylar önce nikah gününü almış vatandaşımız düğününü yapsın, bırakın aylar önce konser biletini almış vatandaşımız konserini, tiyatrosunu, sinemasını izlesin. Bize düşen tüm bu olayları Milli duygular içerisinde değerlendirip, düşünebilmektir.