Seçim stratejisi ve İYİ bir kongre
Elimizden geldiğince Konya’da “gazetecilik” yapmaya çalışıyoruz. En azından gazeteciliğin objektiflik ilkesine sıkı sıkıya bağlıyız. Bu bağlamda da tüm partilere eşit uzaklıkta olduğumuzu sanırım söylememe gerek yok. Ortak paydamız tabii ki Devlet. Ve de Hükümet’in icraatlarından doğru olanlarını sonuna kadar desteklerken hatalı bulduklarımızın da uyarısını muhakkak yapıyoruz. Bu şekilde bir yayın politikası izlerken, bunu “kamu” adına yaptığımızı da belirtmeden geçmeyeyim.
İnsanlarımız son zamanlarda değer yargılarını değiştirdikleri gibi, aynı zamanda değerlendirme yargılarını da değiştirmiş durumdalar. Yani eğer bir basın kuruluşu, kendisi gibi düşünüyorsa; gazetecilik yapıyordur, demokrat ve objektiftir. Eğer kendisi gibi düşünmüyorsa o zaman, o gazete, gazete olmadığı gibi, demokratik ve objektif de değildir. Ve de kesinlikle basın yayın ilkelerine uymuyordur.
Bu girizgâhtan sonra bir de hatırlatma yapmalıyım. Konya siyaseti yavaş yavaş hareketleniyor ve bundan sonraki süreçte daha da çok hareketleneceğe benziyor. Konya’da daha önce Ak Parti büyük bir farkla önde giderken; kendisine rakip olarak CHP ve Saadet Partisi’ni görüyordu. Ancak bu iki partinin Konya’daki gücü Ak Parti ile mücadelede çok etkili olmuyordu.
Daha önce Konya’daki eski ANAP-DYP çizgisini destekleyen vatandaşların büyük bir kısmı AK Parti’ye oy verir olmuştu. Refah Partisi menşeili vatandaşlar da Ak Parti’ye oy verir hale gelmişti. Bunun yanı sıra eski MHP’li ülkücüler de, ya MHP aracılığıyla ya da direkt olarak Ak Parti’yi destekler olmuşlardı.
Şimdi gelinen aşamada Ak Parti içerisinden ayrılan gerek Ali Babacan ekibi, gerek Ahmet Davutoğlu ekibi Ak Parti’ye oy veren seçmende kafa karışıklığı yaratacak ve sağ seçmen daha önce Ak Parti’yi seçerken şimdi Deva ve Gelecek Partisi’ni de değerlendirmesine alacaktır.
Bunun dışında eski MHP’li, ülkücü seçmen MHP’den ziyade İyi Parti’de toplandığı gibi; İyi Parti aynı zamanda merkez sağa da oldukça ılımlı olması nedeniyle ANAP-DYP çizgisindeki vatandaşların da İyi Parti’ye gelmeleri çok şaşırtıcı olmayacaktır.
Daha önce yukarıda sınıflandırdığım sağ seçmenleri, SP, MHP ve Ak Parti paylaşırken; Ak Parti yaklaşık yüzde 90’ını alıyorsa, geriye kalan yüzde 10’luk kısmı da MHP ve SP paylaşıyordu. Gelinen aşamada, bu sağ seçmeni SP, Ak Parti ve MHP’nin dışında, Deva Partisi, Gelecek Partisi, İyi Parti’den oluşan 6 veya daha fazla parti paylaşacaktır.
Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda bu partilerin hepsinin bilhassa Konya açısından çok büyük önem arz ettiğini görürüz. Dolayısıyla bu partilerin her birinin teşkilatlarının çalışmaları, yaptıkları eylemler, açıklamaları, kongreleri her biri birer haber değeri taşır.
Yani Gelecek Partisi’nin haberini yapan bir gazete Gelecek Partili değil, objektif gazetecilik yapan bir gazete olarak değerlendirilmelidir. Diğer parti haberleri için de aynı düstur geçerlidir.
Tabii ki bu kadar yazmışken, İyi Parti’nin Konya İl Kongresi’nden de biraz bahsedelim. Geçtiğimiz pazar günü İyi Parti Konya İl Kongresi Dedeman’da gerçekleştirildi. İki aday vardı ve demokratik yarışın sonucunda adaylardan mevcut başkan Av.Gökhan Tozoğlu, il başkanlığını tekrar kazandı.
Bence bu kongrede il başkanının seçilmesinden çok daha önemli mesajlar vardı. Zaten iki tane İyi Partili yarıştı birinden birinin kazanacağı belliydi. Yani bu konu aslında işin rutiniydi. Daha önceli konu ise “pandemide kongre” konusuydu.
Genelde hep alıştık; vatandaşlarımız her fırsatta “balık istifi” hale gelmeye alışıktır. Fırınlarda, marketlerde, pazarda, dönercide vb. her fırsatta sosyal mesafesiz yaşamlar gündeme gelmiştir. Ama İyi Partililer kongre başında sosyal mesafeyi ayarladıkları oturma düzeniyle, dezenfektan, maske ve diğer önlemlerle, gerçekten, “böyle de olabiliyormuş” dedirttiler.
Salon nezih bir haldeydi. Lobilerde insanlar gayet dikkatliydi. Oy kullanırken, üst üste binme olmadı. Herkesin ağzında maskesi takılıydı. Anlayacağınız bu şekilde bir önemler silsilesi ve dikkatle, normal hayat istenilen şekilde yaşanabilir, düşüncesine sahip oldum.
Tabii ki burada İyi Partililer’i tebrik ettiğim gibi aynı zamanda, Dedeman Oteli’ni de, hatta hazırlıklarından ötürü İl Seçim Kurulu’nu da tebrik etmek şart diye düşünüyorum.