Passolig ve MHP sorunu

Erhan Dargeçit

Dün çok yoğun bir gün geçirdik. Sabah öncelikle stadyumun oradaydık. Futbolseverler sıralanmışlar ve passolig merkezinden Konyaspor-Fenerbahçe maçının biletini almaya çalışıyorlar. Ve istisnasız hepsinin sinirleri tepelerinde…

İnsanların istedikleri sadece biletlerini alıp gitmek ama orada passolig gişesinin açılması ayrı bir dert, açılsa da bilgisayar sisteminin çalışmaması ayrı bir dert, yani sporseverlere büyük bir eziyet. Bir de haliyle muhatap bulamıyorsunuz bu sorunu çözebilecek.

Futbol federasyonu yapısı itibariyle Türkiye’de güçlü bir federasyon mahiyetinde olduğu için sanırım bu tür sorunların çözümüne “olsa da olur olmasa da olur” mantığıyla yaklaştığı için bu tür sorunlar bir çözüme kavuşmuyor. Umarım Konyasporlu taraftarların bu sorunu en kısa zamanda kökünden çözülür.

                                               *****

Dün ilginç bir program da MHP’li muhaliflerin vardı. Olayın ilginçliği şu aslında: MHP herkesin bildiği üzere 1 Kasım seçimlerinden sonra kendi içerisinde kaynamaya başlamıştı.

Burada muhalefet Devlet Bahçeli artık genel başkanlık koltuğunda oturmasın istiyor. Ancak bunun için haliyle genel kongrenin yapılması gerekiyor.

MHP’nin tüzüğüne göre “olağanüstü genel kongrelerde genel başkanlık ve merkez yönetim seçimi yapılmaz” deniliyor. Yani muhalefet hem genel kongreyi olağanüstü toplayacak, hem bir tüzük değişikliği yapacak hem de genel başkan ve merkez yönetim seçimi yaptırmak düşüncesinde.

Yani mahkeme kararına göre mesela genel kongre toplandı diyelim. Bu yetmiyor; genel kongre tüzük değişikliği yapması gerekiyor. Tüzük değişikliği yapılması için yüzde 50+1 yani salt çoğunluk lazım. Tüzük değişikliği yapıldıktan sonra da genel merkez yönetiminin ve genel başkanın seçilmesi için hazırlık yapılması gerekiyor. Yani anlayacağınız MHP’de muhalefetin alacağı yol biraz uzun gözüküyor.

Siyaset, halka rağmen yapılmıyor bir kere buna inanmak lazım. Yani bu saatten sonra Devlet Bahçeli ne kadar haklı bir seçim olursa olsun bunca muhalefete rağmen siyasi liderliğini devam ettiremez, ettirse de bundan kimse mutlu olmaz.

Bunun en güzel örneği Deniz Baykal’dır. 50 senedir belki de siyasettedir. Ama siyasetin başından beri bir “hizip” yaftası yapıştırılmıştır ve bu yaftayla siyasette amaca ulaşamamıştır. Bilindiği üzere siyasette bulunan neredeyse herkes başbakanlık yaparken Baykal bir kere bile başbakanlık görevinde bulunamamıştır.

Devlet Bahçeli de bundan sonra ne kadar başarılı, ne kadar iyi bir devlet adamı olursa olsun, MHP’nin büyümesi için önünü açması lazımdır ancak mevcut adaylar da buna ne kadar destek olacak mahiyettedir bu da tartışılmalıdır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.