Bizim halkın eyyamcılığı beni çok güldürür. Simit yemek isterseniz Konya’da 11 TL, etliekmek yemek isterseniz 200 TL, kıyma almaya kalksanız 500 TL, saksıya bile eksen büyüyen domatesin pazarda kilosu en az 70 TL, yani bunların fiyatlarını herkes benden daha iyi biliyordur. Şimdi tüm bu asıl lazım olan, gıda konusunda ülkede fiyatlar almış başını gidiyor. Ama ne hikmetse Türkiye’nin ana konusu neredeyse özel okullar olmuş.
Gençliğimden itibaren, “özel” mantığına karşı çıkmış ve Devletin, özele karşı bir güçlü unsur olması gerektiğini savunan biriyim. Yani eğitim ve tüm eğitim masraflarını Devletin karşılaması gerektiğini savunduğum gibi, aynı zamanda her türlü tüketim maddelerinde bile Devletin dengeyi sağlayacak unsur olması gerektiğini savunurum.
Ancak gelinen aşamada Devletin maalesef bu işleri organize edemediği ve özel şirketlerin Devletten çok daha iyi hizmet verdiği aşikardır.
Yani eğitimi, Milli Eğitim Bakanlığı mı yoksa özel okullar mı daha iyi veriyorlar derseniz; kesinlikle hiç düşünmeden özel okullar derim.
En kötü özel okulun bile kendine göre bir düzeni var. Eğitim dönemi başladığından çocuğunuzu sabah okula bırakırsınız, sınıfı bellidir, yemeği bellidir, dersleri bellidir, öğretmeni bellidir ve akşam servisle evinize döner. Ondan sonraki süreçte de veliler hiç yorulmadan tüm sistem okul tarafından kurulur.
Milli Eğitimimizde nasıldır bu durum? Eğitim dönemi başladığında hiçbir şey doğru dürüst belli değildir bile. Aradan bir ay geçer ve daha sınıflar bile netleşmez. Ders döneminin ortasında eğitim sistemi modeli değişebileceği konularını hiç söylemiyorum bile.
Yani son 20 senede defalarca sistemi değişen bir eğitime bırakın öğrencileri, öğretmenleri bile adapte etmesi kolay değildir.
Şimdi bir tarafta gerçekten öğrenci yetiştiren bir sistem bir tarafta da kompleks içerisinde bir sistem. Bundan hangisini tercih etmek istersiniz?
Ben inanıyorum ki eğer vatandaşın biraz parası olsun Devlet okullarını tercih bile etmez. Buna isterseniz “ticari” deyin, isterseniz “müşteri memnuniyeti” deyin ama ülkemizde bir özel okul gerçeği var ve bu özel okullar Devletin milli eğitiminin çok çok üzerine çıkmış durumda.
Ülkenin geldiği ekonomik durumda belirlenen yüzde 54’lük bir zam, samimi olacaksak kimi rahatsız eder. Enflasyonun güya yüzde 45’lerde olduğu bir ülkede her şeye yüzde 50’lerin üzerinde zam geldiği bir ülkede özel okullara Devletin açıkladığı zam oranının yüzde 54 olması konusunun tartışılacak neyi var?
Bakın şöyle somut bir örnek vereyim. Bir ortaokul öğrencisinin özel okul fiyatı 100 bin TL idi. Şimdi bu öğrenci yüzde 54 zam olsa 154 bin TL fiyat ödeyecek. Yani ülkede hangi konuda zam yok da özel okullar konusunda zam olmasın.
Kısacası özel okullar konusu suni bir gündemdir. Özel okullar sistemi kim ne derse desin ülkede belki de doğru çalışan birkaç sistemden biridir.
O nedenle bırakın özel okulların fiyatlandırmasını sorgulamayı, Devlet okulları nasıl daha iyi eğitim verir de özel okullara gerek kalmaz bunu tartışın. Çok daha yararlı olur…
Dostlukla kalın.