Mükemmel ve örnek bir toplantı
Dün Konya açısından çok da güzel bir olaya basın olarak şahitlik ettik. Konya Valisi, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı, merkezdeki üç ilçenin belediye başkanları, Konya Emniyet Müdürü, bir arada toplanarak Konya’nın en çok tartışılan konularını ve sorunlarını basın toplantısıyla dillendirerek, çözümünü ifade ettiler. Daha önce kısmi olarak tek tük görmüştük bu tür toplantıları ama sanırım bu şekilde bir ilk oldu.
Konulardan birisi araç konvoyları idi. Malumunuz, düğünde, dernekte, asker göndermede vb. durumlarda hep bir araç konvoyu düzenlenmesi neredeyse gelenek olmuştur. Ama bu araç konvoylarının, konvoy sahiplerinin dışındakilere verdiği zararı da göz ardı etmemek lazımdır. Dolayısıyla kendi eğlence ve rahatımız için başkalarını rahatsız etme hakkı hiç kimsede bulunmamaktadır. Bu sorunu ve şikayetleri bilen Konya İdarecileri bundan sonraki süreçte, yasak olan konvoy mantığını kameralar vasıtasıyla takip edip gerektiği anda kesinlikle cezalar yazılacağını açıkça ifade ettiler.
Tabii ki bu konvoy mantığını ben oldum olası çok yerinde bulmamışımdır. Çünkü bu konvoyların asıl önemli olması gereken durumlarından birisi de ekonomik savurganlık kısmıdır. Vali Cüneyt Orhan Toprak bu konuda çok güzel bir örnek verdi: “Avrupa’da durduğun yerde otomobilini çalıştıramazsın. Isınmak için aracı rölantide çalıştıramazsınız. Yasaktır”.
Bence de yasak olması kadar mantıklı bir durum yoktur. Çünkü boşa sarf edilen her bir kuruşluk yakıt ekonomimize zarar veren bir çivi gibidir. Ve ülke olarak bizim, öyle hovardaca, sokağa atacağımız bırakın milyonları, kuruşumuz bile yoktur.
Diğer bir konu tabii ki havai fişek ve silah atma durumuydu ki; bu konuda kesinkes hiçbir taviz olmayacağı hem İl Emniyet Müdürü hem de Valimiz tarafından ısrarla belirtildi. Tabii burada denetleme yapmak özellikle önemli bir konu. Çünkü illaki düğün dernek değil, uluorta kız arkadaşının doğum gününü kutlamak için, tuttuğu takımın kazanmasını kutlamak için, olur olmaz havai fişek atılmasının da önüne geçilmesi gerekli. Bu konuda da en büyük görev tabii ki emniyet teşkilatımıza ve polislerimize düşüyor. Havai fişek şikayetleri de sanki silah atma şikayeti gibi değerlendirilip, onun gibi işleme ve cezaya tabii tutulursa sanırım bunun da önüne geçilebilir.
Düğün salonlarıyla ilgili de konuşulan bir konu vardı ki, işin doğrusu bu konuyu çok anlayamadım. Yani, düğün yapılması üzere açılan işletmeler, düğün salonu ruhsatına sahip değilmiş. Yani başka ruhsatları varmış ama düğün salonu olarak çalışıyorlarmış. Bence burada sorun nedir çok anlayamadım. Önemli olan, işletmenin vergi ödemesi, belediye tarafından kontrol altına alınmak üzere ruhsatlandırılması ve de işlevsellik açısından da çok aykırı bir işlem yapmıyor olması aslında yeterli olması gereklidir diye düşünüyorum.
Tabii ki, bakkal ruhsatı alıp, düğün salonu işletmesin ama bir restoranın ya da eğlence merkezinin aynı zamanda düğün salonu olarak kullanılmasının ne gibi bir zararı olur onu da değerlendirmek gerekir.
Şu bir gerçektir ki, Konya belediyelerimizde eskiden beri ruhsat alma işi biraz meşakkatlidir. Ancak bu meşakkati de sanırım biraz daha toleranslı hale getirmek gerekmektedir.
Bildiğim kadarıyla düğün salonları birçok yerde önceden planlı yerler dışında bir yerlerde yapılamaz ibaresi ile karşı karşıyadır. Dolayısıyla zaten şu anda mevcut düğün salonlarının birçoğunun zaten kanunen düğün salonu ruhsatı alması imkanı yok olarak gözükmektedir. Buna nasıl bir çözüm bulunacak, merak etmekteyim.
Ve en önemli konulardan birisi de işletmelerin tente sorunudur ki bu konuyu da yarınki yazımda değerlendirmek üzere yazımı burada sonlandırıyorum.