Geçtiğimiz hafta sonu Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay gazetecilerle bir araya gelerek bir sohbet toplantısı düzenledi.
Şimdi burada antiparantez bir durumu izah etmeliyim. Hani muhalefet olanların dilinde beylik bir laf vardır ya “yandaş basın” diye, hatta zaman zaman bizleri de o “yandaş basın” kelimesinin içerisine hapsetmeye çalışırlar ya işte bunun yandaşlıkla alakası olmadığının en güzel göstergesi bu sohbet toplantılarıdır. Başkan Altay konuşmasına şöyle başladı: “Arkadaşlar her gün bir ilçede iftardayız o nedenle iftar yapamadık sizlerle, en azından iftardan sonra bir çay sohbetiyle bir araya gelelim istedim.” Yani burada karşısındaki insanı önemseyen bir söylem yok mu sizce? Mesela şöyle bir örnek vereyim; Konya’da bir tane CHP’li belediye başkanı var. 2014’ten beri Tuzlukçu Belediye Başkanıdır. Bir kere Konya Basını ile bir araya gelip hasbihal etmemiştir. Hatta bu belediye başkanımız aynı zamanda 1999-2004 yılında da Tuzlukçu Belediye Başkanlığı yapmış tecrübeli bir belediye başkanıdır. Yine Konya’da o kadar muhalefet partisi vardır. Hangi birinin başkanı “ya sahura kadar zaman çok nasıl olsa şu gazetecilerle bir araya gelip bir çay içelim” demiştir? İşte önemsenmek böyle bir şeydir.
Bu küçük açıklamadan sonra konuma döneyim. Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay merak edilen her konuda ayrıntılarıyla açıklamasını yaptı. Hatta Sille’de benim oturduğum yer olan Göztepe Sitesi’nin yakınında bir camii olmamasından bile bahsettik. (Buradan Göztepe sitelilere duyurmuş olayım; Kendisi pratik bir çözüm öne sürdü. Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı ve Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ahmet Bilgiç de çözümde yardımcı olacağının sözünü verdi)
Bu konuların içerisinde benim anlayamadığım bir tek konu var. O da metro konusu…
Daha önce birkaç kez yazmıştım yine hatırlatayım Tahir Akyürek belediye başkanı iken tramvayların değiştirilmesi konusuna çok sıcak değildi. Ben de tramvayların revize edilmesi gerektiğini yenilenmemesini savunanlardandım. Ama her ortamda kendisine sorulan sorulardan birisi “başkanım tramvaylar ne zaman değişecek” sorusu idi. Gazeteci meslektaşlarım da buna aracılık ettiler işin doğrusu. Başkanı her gördüklerinde yeni tramvayları soruyorlardı ve bu baskı karşısında en sonunda tramvaylar değişti belediye milyarlarca lira borç altına girdi. Ondan sonra da bu tramvay meraklıları, “belediye niye bu kadar borçlu” diye dedikodu yapmaya başladılar.
Metro da maalesef Konya için sadece halk baskısına boyun eğmek olarak adlandıracağım bir yatırımdır benim için. Bu yatırımı Ahmet Davutoğlu, başbakanlığı döneminde ortaya atmış ve ortada hiçbir şey yokken sanki bir gün sonra açılışı yapılacakmış gibi bir algıyla Konyalı’nın gözüne sokulmuştu. Ardından bu algıyla oyalanan vatandaşlar “metro da metro” diye tutturmaya başladılar. Şimdi gelinen aşamada da Uğur İbrahim Altay’a ilk sorulan sorulardan biri “metro ne zaman” olmaya başladı.
Bu sohbet toplantısında Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay çok güzel bir yatırımdan bahsetti. Fırat caddesinden Özalkent’e ulaşacak bir tramvay hattı. Bence çok doğru bir sistem.
Bakın, Konya her ne kadar geniş bir alan olsa da aslında şehirleşme bu alanın ortasında küçücük bir alanı kapsıyor. Dolayısıyla bizim Meram Tıp’tan başlayarak, Meram Belediyesi’nin önünde son bulacak bir metro hattı sorunlarımızı çözecek bir hat değildir. Bizim birçok bölgeden merkeze insanları taşıyacak bir tramvay ağına ihtiyacımız vardır. Mesela Yazır’dan Fırat caddesi üzerinden Özalkent’e gidecek bir tramvay hattı vatandaşların çok daha hesaplı ve pratik gideceği bir hattır. İlerleyen süreçte bu hattı Özalkent’ten Antalya yoluna uzattığınızda Yazır’daki vatandaşın, Dutlukır tarafında yapılan turistik yatırımlardan haberdar edilmesi sağlanabilir. Hatta bu hattı Antalya Yolu üzerinden BÜSAN’a, Organize Sanayi bölgelerine kadar uzatma şansı olabilecektir. Böylece şehir trafiğini azaltma ve ekonomi açısından da büyük bir katkı sağlanabilir. Hem de bir metro fiyatına neredeyse bu ağın hepsini yapabilirsiniz. Ayrıca bir de elimizde bulunan eski tramvayları buralarda kullandığınız zaman tramvay masrafı da oldukça düşecek ve hem ulaşımda bir tramvay ağına sahip olurken hem de Konyalı ekonomik olarak toplu ulaşımı kullanmaya devam edecektir. Bir de buna şehir içine girmeyecek servis ve taşıyıcıları eklersek Konya trafiğine de büyük katkı sağlanacaktır.
Bence Başkan Altay çok vizyonel bir politika ile Yazır – Fırat Caddesi – Özalkent tramvay hattını düşünmüştür. Bunun devamını da düşünmeli; hatta mümkünse “metro ütopyasından” vazgeçmelidir. Konyalı da bence metroya değil tramvay hatlarına yönelmeli ve talebini bu yönde tutmalıdır. Öyle beylik düşüncelerle “metro ne oldu” geyiğini bırakmalıdır. Çünkü metro da olsa, tramvay da olsa, otobüs de alınsa bu paralar Konyalı vatandaşın parasıdır ve hiçbirimiz belediyemizin maddi manada sıkıntı çekmesini istemeyiz.
Tabii biliyorum ki bazı siyasetbilmezler ve anlık düşünenler “metro projesinin iptalini” siyaseten kullanmaya çalışacaklardır ama vatandaş arkada olunca bu tür sorunlar hep aşılır.
Eski tramvayların yeni hatlarda kullanılacak olması ve yıl sonuna kadar toplu taşıma biletlerine zam yapılmayacak olması, Konyalı’ya başlı başına bir hizmettir ama bu hizmetlerin bir an önce hayata geçmesi ve çoğalması Konya’nın ulaşım sorunlarının da en köklü çözümlerinden olacaktır.
Dostlukla kalın.