Her zaman söylüyorum, bundan sonra da söylemeye devam edeceğim; yerelde köşe yazısı yazmak çok zor bir iştir. Hangi konuda yazarsanız yazın, konunun muhatabı en az iki taraf vardır. Taraflardan en az biri de size “düşman” olacaktır.
Buna istinaden bazı aklıevveller çıkıp, gazeteciliği hatırlatıp; gazeteci doğru bildiğini söyleyecek falan gibi beylik laflar etmesin lütfen. Gazeteci “doğru bildiğini” falan yazmaz. Gazeteci doğruyu yazar ama doğru da görecelidir. Yanlış tektir ve bellidir; doğru ise kişiden kişiye değişir.
Sırf bu nedenlerle kimsenin de hakkını yememek adına ben yazılarımda sadece bir bakış açısı sunuyorum. Doğru bulabilirsiniz, yanlış bulabilirsiniz. Ama en azından bir an için düşünmenizi sağlayabilirsem ne mutlu bana.
Şimdi gelelim konumuza.
Malum son günlerde Konya’da en çok konuşulan konu Konya Şeker’deki seçimler. Hatırlayacaksınız ilk olarak seçim ilan edilmeden önce Arslan Üstündağ bir basın toplantısı yapmış ve ilan edilecek seçimlerde aday olacağını açıklamıştı. Ardından bu ayın sonunda genel kurulun yapılacağı açıklandı.
Gelinen aşamada mevcut başkan Ramazan Erkoyuncu’nun aday olmasının yanı sıra 1999’dan itibaren 2021’e kadar başkanlığı yürütmüş olan Recep Konuk da bir basın toplantısıyla adaylığını açıkladı.
Şimdi diğer adaylardan daha çok Ramazan Erkoyuncu ve Recep Konuk arasındaki yarış konuşuluyor. Sosyal medyada Recepciler ve Ramazancılar oluşmuş bile…
Recep Konuk’un basın toplantısına katıldım. Toplantıya giderken kafamda sadece bir soru vardı. 3 sene bile olmadı, Recep Konuk aday olmayacağını açıklamıştı ve aday olmadı. Hatta konuyla alakalı STK’lar, kurum ve kuruluşlar, çiftçiler herkes tekrar aday olması için ellerinden geleni yaptılar ve Recep Konuk aday olmamıştı. Şimdi adayım diye tekrar çıktı. Buna neden gerek duyduğuydu.
Recep Konuk öncelikle bu konuya açıklık getirdi. Torunlarını büyütmek istediğini samimiyetle anlatırken işlerin çığırından çıktığını ve artık TORKU markasının zarar görmeye başladığını detaylarıyla anlattı. Verilen emeklerin boşa gitmemesi için de bu duruma seyirci kalma sorumsuzluğunu kabul etmediğini bu nedenle aday olduğunu anlattı. Hatta seçim hazırlık süresinin çok kısa tutulmasıyla; genç, vizyonel bir adayın çıkıp kendisini anlatmasının bu sürede imkansız olmasını da dile getirdi.
15 Ocak 2024 tarihli köşe yazımda “Başkan Erkoyuncu, her toplantıda borçlarından, harçlarından, zararlarından, yanlışlardan, eksikliklerden, hatalardan bahsediyor. Tamam, 2021 yılındaki basın toplantısında bunlardan bahsetmesini anlayabiliyordum. Ama artık aradan 2 yıldan fazla geçti. Konya Şeker’in durumunun kötü olduğu imajı hem TORKU’ya hem de Konya’ya zarar verir artık.” Diye yazmıştım. Bu yazım üzerine Ahmet Kara isimli bir okurumuzdan “Erhan bey çok güzel özetlemişsiniz. Erkoyuncu yaptığı neyi anlatacak sucuk üretimi 500 tonlardan 50-60 tonlara düşürdüğünü mü, Arı yemi 8-10 bin tonlardan 2 bin tonlara düşürdüğünü mü, bulgur hakeza öyle, Et ürünleri öyle, süt ürünleri öyle, meyve suyu üretimi hele hiç ortada yok, kurumun finansal yapısında sorun değil, yönetim beceriksizliklerinden SOS vermeye başladı. Ağlayacaksa gelmeyecekti. Şimdi kendi başarısızlıklarına kılıf hazırlıyor oda maalesef Torku'nun, Konya'nın talihsizliği” diye bir yorum almıştım. Aslında Recep Konuk’un da basın toplantısında anlattığı konular bu gidişatla alakalıydı.
Konuk, ağaçlandırma konusunda “Ben Orman Bakanı mıyım diyerek ağaçları kurumaya bıraktıklarını, kurda kuşa bakamayanların fabrikalardaki makineye nasıl bakabileceğini” söyledi. Bu ağaçlandırmanın süneyle mücadelede en iyi çözüm olduğunu belirtti.
Torku’nun ülkenin 13. büyük şirketi olduğunu şimdi gerilere düştüğünü; nişasta bazlı şekerle mücadeleden TORKU’nun çekildiğini; şeker kotası konusunda Kayseri’nin gerisine düştüklerini, Konya Şeker’in şeker ithal ettiğini, üniversitenin kapatılmasının gündemde olduğunu ve daha birçok şeyi eleştirdi.
Muhakkak ki Başkan Erkoyuncu’nun bunlara cevabı vardır. Ve bunları tabii ki öğrenmek isteriz. Çünkü bu söylenenler önemli iddialar.
Her zaman söylüyorum TORKU Konya’ya mal olmuş bir markadır. Bu marka tüm Konya’yı ilgilendirir. Konya Şeker’in yönetimi de bu nedenle tüm Konya’yı ve Konyalıyı ilgilendiren bir konudur. Sonuçta Recep Konuk da Ramazan Erkoyuncu da Konya Şeker’i yönetmişlerdir. Yapılanlar oy verecekler tarafından çok iyi değerlendirilmelidir. Bu oylarda tüm Konyalının vebali omuzlarda taşınacaktır. Bunu ona göre değerlendirmelidir.
Tabii ki Başkan Erkoyuncu’nun eğer bir açıklaması olursa ona da seve seve köşemde yer vereceğim. Çünkü Konyalı bir vatandaş olarak önemli olan kişiler değil, kurumlar ve markalardır.
Konyalı çiftçi de inanıyorum ki kendi markasına sahip çıkacaktır.
Dostlukla kalın.