'Hazımsız demokratlar'

Erhan Dargeçit

Ülkemizin yetiştirdiği çok önemli toplumbilimcilerden Emre Kongar’ın lafıdır “hazımsız demokratlar”. Demokrasinin bir hazım rejimi olduğunu anlatır. Bazen bizim sevmediğimiz, istemediğimiz şeyler de olsa demokrasi demokrasidir.

BASINI İKTİDAR SANANLAR

Geçtiğimiz hafta sonunun en önemli(!) konusu basının “cover” reklamıydı. Yani bugün de gazetemizin “logo üstüne baktığınız zaman gördüğünüz ilan gibi bir reklam çalışması. Bunu bir gazetecinin veya gazetenin bilmemesi gibi bir şey söz konusu olamaz. Bu olsa olsa işgüzarlıktır. Provokasyondur. Bazı gazeteler de “mal bulmuş mağribi gibi atladılar buna. Neymiş “Konya basını tek manşetle çıkmış”; “Gazetecilik bitmişmiş” falan filan… Bunu söyleyenlerin başında da yerel medyayla alakası olmayan, CHP’liler geliyor. Bundan çok daha önceki bir yazımda “biz çalışmıyoruz, neden AK Parti çalışıyor” diye bir muhalefet anlayışının olamayacağını yazmıştım. Ama maalesef bilhassa Konya’da hala AK Parti harıl harıl çalışırken muhalefet sadece lafla, ona buna çatarak, olmadı basına muhalefet yaparak seçim kazanmaya çalışıyor. Bu arada şunu da belirtmeden geçmeyeyim: Konya Basını muhabirlerinden başlayarak, gerek yöneticileri gerekse imtiyaz sahipleri olarak “gazetecilik” yapan kurumlardan oluşur. Öyle Sözcü gazetesi gibi, Akit gazetesi gibi “at gözlüğüyle”, olayların doğruluğuna yanlışlığına bakmadan haber yapan kurumlar değillerdir. Ve bu yönüyle de tüm Türkiye’de yerel basının öncü illerinden biridir. Üç kişinin iftirası veya yıpratmasıyla yıpranmaz.

CUMHURBAŞKANINI UYARMAKTAN KORKMAMALI

Haftanın son iş gününde yani Cuma günü malumunuz olduğu üzere Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan mitingde Konya’daydı. Yine çok kalabalık ve Cumhurbaşkanı’na sevgi gösterileriyle dolu bir mitingdi. Siyaseten yapılması gerekenler, söylenmesi gerekenler söylendi. Konya’ya bir takım yapılacaklardan bahsedildi. Birileri bunu eleştirecek, birileri övecektir. Bunlara hiçbir itirazım yok. Video gösterilerinde Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na,  CHP’ye, İyi Parti’ye ve Genel Başkanı Akşener’e verip veriştirmesine de hiçbir itirazım yok. Seçim sathı mahallidir, bu dönemde bu tür şeyler mubah gözükür. Ancak burada bir şeye itiraz etmek lazımdır. O da şiddete…

Yeni Zelanda’da yaşanan feci katliamın görüntülerini, youtube sitesinden kaldırmıştır. Diğer internet siteleri şiddet içerdiği için sitelerinden bile kaldırmıştır. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan muhalefete muhalefet etmek adına bunu video olarak mitingde gösteriyor. Bu kesinlikle olmaması gereken bir durumdur. Bunu Cumhurbaşkanı boş bulunup gösteriyor olabilir, ancak bunu yakınındakiler en azından uyarmalı ve bu şiddetin reklamına müsaade edilmemelidir. Yine söyleyeyim, işin siyaset kısmına girmeyeceğim, yani şu haber yasaklanmıştı, bu haber kaldırılmıştı falan değil maksadım. Bu mitinglerde çocukların, gençlerin bulunduğunu aynı zamanda bu facianın reklamının yapılmaması adına Cumhurbaşkanının da yayınlamaması doğru olan davranıştır diye düşünüyorum.

BELEDİYE OTOBÜSLERİNE ÖZEN GÖSTERİN

Konya’daki trafikten bahsedildiğinde her defasında bıkmadan usanmadan yazıyorum. Konya’da merkeze giren belediye otobüsleri trafiği felç ediyor. Mesela Alaaddin civarı, mesela eski stadyum civarı, mesela vatan caddesi ve civarı bunun en iyi örnekleri. İstanbul’daki metrobüslerin, metrobüsü yolundan gittikleri bir ortamda, aynı metrobüsler Konya’da gayet rahat hareket ediyorlar. Bu yönüyle şehir içindeki otobüsler kesinlikle küçültülmeli. Bunun dışında otobüs şoförleri kesinlikle sürekli eğitimden geçmeli. Şu bir gerçek ki, bütün gün boyunca belki yüzlerce insanla uğraşan belediye otobüsü şoförünün haliyle sinir sistemi zarar görebilir. Bu gayet doğaldır. Bunun önlemi alınmalıdır. Bakın geçen gün yaşadığım bir olay önemli bir örnektir. İş çıkışı eve doğru gidiyorum. Rauf Denktaş caddesinden ki alt geçitten geçerken arkamdaki belediye otobüsü selektör yapıyor beni geçmek istiyor. Trafik yoğun, Alt geçitteyiz. Azami hızın 60 olduğu ve EDS olan bir yol. Ve ben de çok yavaş giden bir sürücü değilim. Ve arkamda benden hızlı gitmeye çalışan bir otobüs(Merak eden için plakasını aldım)…

Şehir içi trafikte en çok dikkat etmesi gereken araçlar büyük araçlardır. Bir de taşıdıkları yolcuların sorumluluklarını da alan otobüs şoförleri çok daha fazla dikkat etmelidirler.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.