AK Parti’nin Konya’daki yöneticileri ve hatta Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sorgun bir basın toplantısı düzenlediler. Toplantının başında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Ahmet Sorgun, bu toplantıyı çok daha evvel planladığını ama araya Ramazan’ın daha sonra 15 Temmuz’un falan girdiğini söyledi. Yani haziran ayının başında genel başkan yardımcısı olan Ahmet Sorgun Ramazan ayının başlangıcı olan 6 Haziran’dan önce bu basın toplantısını planlamış. Biz de teşekkür ederiz kendisine.
Bir kere kimse bana kızmasın ama şunu söylemeliyim ki bu basın toplantısı yapılmasaydı da çok fazla bir bilgi eksikliğimiz olmazdı. Çünkü basın toplantısında sadece tipik bir politikacı açıklaması izledik. Gayet ortada cevaplar…
Ayrıca şunu söylemeliyim ki; 15 Temmuz açıklamaları beni hiç tatmin etmediği gibi ben de şöyle bir izlenim oluşturdu: “Bu AK Partililer henüz 15 Temmuz Darbe Girişiminin” önemini anlayamamışlar. Hatta Sayın Sorgun’un “bize kendi partimizin içerisini soruyorlar, diğer partiler kendi partileri içerisinde bunu yapmıyorlar bile…” dedi.
Yani sanki “CHP’nin içerisinde MHP’nin içerisinde FETÖ üyesi var da onlar temizlemiyorlar” der gibi. Ama FETÖ’nün, iktidar partisi olan AK Parti içerisinde yerleşip, palazlandığı gerçeğini görmek lazım. Ayrıca FETÖ’nün gerek belediyelerden gerekse bakanlıklardan yardım alacağı siyasi mecra da AK Parti olacağı için diğer partilerin içindeki FETÖ mensuplarının temizlenmesi fikri çok da ayakları yere basan bir fikir değildi.
250 civarında vatandaşımızın şehit olduğu, maddi ve manevi kayıpların, zararların tavan yaptığı, milletin iradesinin kalbi olan TBMM’nin bile bombalandığı bir darbe girişiminde, en ufak katkısı ulanın kesinlikle müsamaha görmemesi gerektiği inancını tüm vatandaşlar taşırken, AK Partililerin en önce taşıması gerektiği de zorunluluk olmalıdır.
Bunun yanı sıra her fırsatta yazdığım “kurunun yanında yaş da yanar” algısına müsaade etmemeliyiz. Yaratılan algıları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da dediği gibi 15 Temmuz gecesi ve 16 Temmuz sabahı yaşananları düşündükçe ve gördükçe, ortadan kaldırmak çok daha kolay olacaktır.
Kesinlikle müsamaha olmamalı ve kesinlikle siyasilerin “kayırma” işine tenezzül etmemeleri gerekmektedir. Hatta AK Parti Milletvekillerinden Metin Külünk’ün de hep belirttiği gibi “siyasiler mümkün mertebe adliyelerde, savcıların yanında gezinip durmamalıdır.
Eğer bu darbe girişiminin tekrarını yaşarsak ya da hiç engelleyemezsek, öteki taraftan istediğin kadar yol yap, çeşme yap, okul yap, metro yap bir değeri olmayacaktır.
Sözün özü bu basın toplantısından çok da tatmin olamadık ama en azından bir AK Parti Genel Başkan Yardımcısıyla, bir AK Parti İl Başkanıyla, Büyükşehir Belediye Başkanıyla ve milletvekilleriyle kahvaltı yapmanın mutluluğunu yaşadık.